Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1904 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 21160 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHÜKÜMLER : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler, gerekçe içeriğine göre ve mahallinde katılanın adının gerekçeli karar başlığına eklenebileceği gözetilerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. 1- Sanığa yükletilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından Sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme ilişkin temyize gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; TCK'nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceği öngörülmüştür. Tehdit eylemi, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdit içerdiği düşünülen sözlerin olay kapsamında hangi bağlamda kullanıldığının da değerlendirilmesi gerekir. Mahkemece kabul edilen oluşa göre, sanık ...'ın müşteki polis memuruna hitaben "ben .... il başkanıyım, sen benim kim olduğumu biliyor musun, bunun hesabını soracağım, sen kiminle dans ettiğinin farkında mısın" demek suretiyle tehdit ederek görevli polis memuru olan müştekiye direndiğinden bahisle mahkûmiyet kararı verilmiş ise de, katılanın beyanı ve olay tutanağı içeriği de incelendiğinde, sanığın görevli polis memurlarını şikâyet edeceğine, yönelik olarak bu sözleri söylemiş olduğu, anılan sözlerinin tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde tehdit niteliğinde olmadığı ve görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturmadığının gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.