Kasten yaralama ve hakaret suçlarından sanık ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 125/1-4, 29, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 580 Türk lirası ve 500 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, Akhisar 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/03/2009 tarihli ve 2008/152 esas, 2009/136 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde suç işlediğinden bahisle 5271 sayılı Kanun’un 231/11. maddesi uyarınca sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 86/2,125/1-4, 29, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 580 Türk lirası ve 500 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin, aynı Mahkemenin 03/11/2015 tarihli ve 2015/312-741 sayılı kararın kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 29/06/2016 gün ve 262213 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi. İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, sanık hakkında denetim süresinde suç işlediği yönünde ihbar üzerine başlatılan yargılama sırasında, katılanın 11/05/2015 tarihli dilekçesi ile şikâyetinden vazgeçtiğini beyan ettiği, 5237 sayılı Kanun’un 74/3.maddesindeki “Kovuşturma yapılabilmesi şikâyete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür ve hükmün kesinleşmesinden sonraki vazgeçme cezanın infazına engel olmaz.” düzenlemeye nazaran hükmün kesinleşmesine kadar şikayetten vazgeçmenin hukuken muteber olduğu cihetle; sanığa isnat edilen 5237 sayılı 86/2 ve 125/1 .maddeleri kapsamında kalan hakaret ve basit yaralama suçlarının takibi şikâyete bağlı suçlardan olmasına nazaran, sanık hakkındaki kamu davasının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi hükmünce düşürülmesine karar vermek gerekirken yazılı olduğu şekilde mahkûmiyet hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir.” denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: 5237 sayılı TCK'nın 131/1. maddesinde, “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikâyetine bağlıdır." hükmüne yer verildiği,Aynı Kanun'un 73. maddesinin 4. fıkrasında ise, “Kovuşturma yapılabilmesi şikayete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür." hükümleri düzenlenmiştir. 5271 sayılı CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrasında da, “Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı yada soruşturma yada kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir." hükmü yer almaktadır. İncelenen dosyada; mağdur ...'ın 11/05/2015 tarihli dilekçesi ile, sanık hakkındaki, şikayetten vazgeçmiş olması nedeniyle, sanık hakkında hakaret ve kasten yaralama suçlarından açılan kamu davalarının, TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, şikayetten vazgeçme beyanı dikkate alınmadan kurulan mahkumiyet hükümleri hukuka aykırıdır. Sonuç ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, yapılan açıklamalara göre yerinde görüldüğünden, 1- Hakaret ve kasten yaralama suçlarından sanık ... hakkında, Akhisar 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/11/2015 tarihli ve 2015/312-741 sayılı kararının,, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2- Anılan Kanun maddesinin 4/d fıkrası uyarınca karardaki hukuka aykırılık, hükmün Yargıtay tarafından düzeltilmesini gerektirmekle; sanık hakkında hakaret ve kasten yaralama suçlarından açılan kamu davalarının, TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 10/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.