MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Hakaret HÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir, bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.Sanığın, suç tarihinde, kendisini karakola davet eden polis memurlarına hitaben söylediği hitaben söylediği "siz kimisiniz ulan, beni mekandan nasıl çıkartırsınız, beni alamazsınız" şeklindeki ifadeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın müştekilere yönelttiği sözlerin, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, kaba söz niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi2- Kabule göre; a-Olay günü, sanığın hakaret eylemini, tek fiille birden fazla kişiye yönelik olarak gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,b- Doğrudan TCK'nın 125/3-a maddesi gereğince hüküm kurulması gerekirken, öncelikle aynı Kanunun 125/1. maddesi uyarınca ceza tayin edilerek kademeli ceza uygulanması,Kanuna aykırı ve sanık ...'nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.