Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 164 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 18276 - Esas Yıl 2016





Hakaret, kamu görevlisine hakaret, kasten yaralama ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ...’nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 125/1, 125/1-3-a, 43/1, 265/1, 62. (dört kez) maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün, 10 ay, 3 ay 10 gün ve 2 ay 15 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 58. maddesi gereğince cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Kocaeli 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2010 tarihli ve 2009/583 esas, 2010/295 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24.11.2016 gün ve 389397 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi: İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre; 1- Sanığın tekerrüre esas alınan Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/03/2008 tarihli ve 2007/310 esas, 2008/284 sayılı kararı ile verilen 360 Türk lirası adlî para cezasının hâlen yürürlükte olan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesinin 1. fıkrasının 1. bendi gereğince kesin olduğu ve aynı maddenin son fıkrası uyarınca tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, hükmedilen hapis cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesinde, 2- 5237 sayılı Kanun’un 58. maddesinin 3. fıkrasındaki ‘Tekerrür hâlinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.’ şeklindeki düzenleme karşısında tekerrüre esas mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında, Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/03/2008 tarihli kararı gerekçe gösterilerek, 5237 sayılı Kanun’un eylemine uyan 86/2 ve 125/1. maddelerinde seçimlik cezalardan hapis cezasına hükmedilmek suretiyle ceza tayininde isabet görülmemiştir. ” denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 8. maddesinin 1. fıkrasında, "Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazetede ilan edilecek göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 322. maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ila 326. maddeleri uygulanır." hükmüne yer verildiği, 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 5219 Sayılı Kanunun 3-B maddesi ile değişik 1412 Sayılı CMUK’ un 305/1.maddesi gereğince , hükmolunan ceza miktarı 2.000 TL ve altında ise temyizi kabil değildir. 5219 sayılı Kanun ile değişik 1412 sayılı CMUK'nın 305/3 maddesinde, “Bu Kanun ile sair kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümler, Temyiz olunamaz.”; aynı kanun maddesinin son fıkrasında ise, "Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz. Ancak haklarında 343. madde hükümleri dairesinde Yargıtay'a başvurulabilir." hükümleri yer almaktadır. İncelenen dosyada, 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınan ilamın, Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/03/2008 tarihli ve 2007/310 esas, 2008/284 karar sayılı kararıyla, sanığa yaralama suçundan doğrudan adli para cezası olarak verilen ve verildiği tarih itibariyle kesin olan 2000 TL adli para cezasına ilişkin olduğu görülmektedir. Söz konusu mahkumiyetin, hüküm tarihi itibariyle 2.000 TL'yi aşmayan kesin nitelikteki adli para cezasına ilişkin olması nedeniyle, koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi ve hakaret, yaralama suçlarında TCK'nın 58/3. maddesi gerekçe gösterilerek hapis cezası tercih edilmesi hukuka aykırıdır. Sonuç ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1- Hakaret, kamu görevlisine hakaret, kasten yaralama ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ... hakkında, Kocaeli 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2010 tarihli ve 2009/583 esas, 2010/295 sayılı kararının, CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan karardaki hukuka aykırılık, aynı Kanun maddesinin 4/d fıkrası gereğince Yargıtay tarafından giderilmesi gerektiğinden; hüküm fıkrasında yer alan tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin hükümden ÇIKARILMASINA, 3- Hakaret ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerde, CMK'nın 309/4-b maddesi gereğince, sanığın mükerrir kabul edilmesi nedeniyle seçenekli yaptırımlardan hapis cezasının tercih edilmesi nedeniyle, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına,dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 10/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.