MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : İmar kirliliğine neden olmaHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlenmesi sebebiyle hüküm açıklanırken CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca hükümde değişiklik yapılamayacağı anlaşılmakla tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek dosya görüşüldü;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanığa yükletilen imar kirliliğine sebep olma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin, Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Ancak;1- Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,2- 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan 16 TL yargılama giderinin, CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, sanıktan tahsiline karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanık ... müdafinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte yanılgılar olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi delaletiyle 1412 sayılı Kanunun 322. maddesi uyarınca, 1- Hükümdeki TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımdan “b“ ibaresinin çıkartılması,2- Hükümdeki “sanıktan tahsiline“ ibaresinin çıkarılarak “CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca Hazineye yükletilmesine“ ibaresinin eklenmesi,Suretiyle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.