MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSuç : HakaretHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanığın, muayene için hastaneye getirilen ve arkadaşı olan bir hükümlüyü hastanede görmek isteğini içeren talebinin, mağdur jandarma görevlileri tarafından kabul görmemesi üzerine, onlara sinkaflı küfürler ettiği iddiasına ilişkin olarak;Jandarma görevlileri mağdurlar ... ve ...'nin, sanığın küfürlerini duymadıklarını belirttikleri, söz konusu küfürleri duyduğunu belirten jandarma görevlisi mağdur ...'nın ise o gün görevli olmadığı, başka bir vakada darp raporu almak üzere hastanede bulunduğu, dosya kapsamına göre de, iddiaya konu küfürlere tanıklık eden tek kişinin hastanede hizmetli olarak görev yapan tanık ... olduğunun anlaşılması karşısında, mağdurlar ... ve ...'nin yokluklarında hakaretin cezalandırılması için gerekli olan en az üç kişi ile ihtilat unsurunun somut olayda ne şekilde gerçekleştiği açıklanmadan ve eylemin, jandarma görevlisi mağdur ...'nın görevinden dolayı gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle yazılı biçimde hüküm kurulması, 2-TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi'nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.