Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1194 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 18975 - Esas Yıl 2016
İmar kirliliğine neden olma suçundan sanık ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 184/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Gebze 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/03/2011 tarihli ve 2010/1066 esas, 2011/215 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 19/12/2016 gün ve 398392 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi. İstem yazısında; “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir” şeklindeki 223/7. maddesi karşısında ;Dosya kapsamına göre, sanığın aynı eylemi nedeniyle, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığının 11/02/2010 tarihli ve 2010/1072 soruşturma, 2010/1060 esas, 2010/558 sayılı iddianamesi ile hakkında kamu davası açıldığı ve Gebze 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/06/2011 tarihli ve 2010/162 esas, 2011/771 sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, yeniden açılan davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sanığın mahkumiyeti ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: 5271 sayılı CMK'nın 223.maddesinin 7. fıkrasında "Aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, davanın reddine karar verilir" hükmü yer almaktadır. Mükerrer davadan bahsedilebilmesi için, sanık hakkında açılan her bir davanın tarafları, suç tarihleri ve olayının aynı olması gerekmektedir. Bu bilgiler ışığında sanık hakkında mükerrer açıldığı iddia edilen kamu davaları incelendiğinde; Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 13.09.2010 tarih ve 2010/7106 esas sayılı iddianamesiyle sanık ... hakkında, imara aykırı olarak kaçı yapı inşa ettiğinin tespitiyle imar kirliliğine neden olma suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı, iddianamede suç tarihinin 16.04.2009 olarak gösterildiği, yapılan yargılama sonucunda Gebze 4.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 07.03.2011 tarih ve 2010/1066 esas, 2011/215 karar sayılı kararı ile TCK'nın 184 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, CMK’nın 231.maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, Yine aynı sanık hakkında, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 11.02.2010 tarih ve 2010/1060 esas sayılı iddianamesiyle, imara aykırı olarak kaçak yapı inşa ettiğinin tespitiyle imar kirliliğine neden olma suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı, iddianamede suç tarihinin 16.04.2009 olarak gösterildiği, yapılan yargılama sonucunda Gebze 2.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 14.06.2011 tarih ve 2010/162 esas, 2011/771 karar sayılı kararı ile TCK'nın 184 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, CMK’nın 231.maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, her iki kararın da itiraz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla aynı sanığın imar kirliliğine neden olma eylemine yönelik aynı eyleminden dolayı verilen iki ayrı hükmün bulunduğu anlaşılmıştır. Bu suretle Gebze 4.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 07.03.2011 tarih ve 2010/1066 esas, 2011/215 karar sayılı kararı ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında imar kirliliğine neden olmaya yönelik aynı eylemden dolayı açılan davanın 5271 sayılı CMK'nın 223.maddesinin 7. fıkrası uyarınca reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur. Sonuç ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1- İmar kirliliğine neden olma suçundan sanık ... hakkında, Gebze 4.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 07.03.2011 tarih ve 2010/1066 esas, 2011/215 karar sayılı hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 309.maddesi uyarınca BOZULMASINA; 2- Aynı Kanunun 309/4-d maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, mükerrer açılan bu kamu davasının CMK'nın 223/7. maddesi uyarınca REDDİNE, anılan kararla verilen CEZANIN KALDIRILMASINA, 06.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.