Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11294 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 27762 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HakaretHÜKÜM : MahkumiyetKARARYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1- Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Öte yandan kendilerine belirli idari yetkiler verilmiş görevlilerin, sözlerine ve eylemlerine getirilen eleştirilere daha fazla hoşgörü göstermeleri gerektiği AİHM içtihatlarında kabul edilmektedir. AİHM, kamu görevlilerine karşı yapılmış hakaret içerikli ifadelerle ilgili bir başvuruda, başvuruya konu sözlerin, kamuoyunun söz konusu görevlinin performansına duyduğu güveni ortadan kaldırmaya yönelik gerçek bir tehlike meydana getirip getirmediğini incelemektedir.Yargılamaya konu somut olayda; sanığın ...ilçesinde 11 Mayıs 2013 yılında yaşanan patlamalarla ilgili olarak ... isimli yerel gazetede 24.06.2013 ve 26.06.2013 tarihlerinde yapmış olduğu haberler için kullandığı başlıklardan, “Yalancı Vali Dinlemem” şeklindeki ifadenin ve haberde kullanılan fotoğrafların, o tarihlerde... ilinin valisi olan mağdura yönelik güncel bir olay ile ilgili mağdur valinin ulusal gazetelerde çıkan açıklamalarını ve sanığın da katıldığı bir konuşmayı protesto eden demokratik bir tepkinin rahatsız edici bir ifadeyle gösterilmesi niteliğinde olduğu, yine “... HALKINDAN VALİ ...’e CEVAP” şeklindeki haber başlığının da, mağdurun soy ismindeki harflerin bir kısmı küçük yazılarak sadece “...” kısmına dikkat çekilmesi suretiyle mağdurun yaşanan olaylar ve sonrasındaki tutumunun sanık açısından eleştirildiği, her iki ifadenin de mağdur valinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici ve eleştiri niteliğindeki sözler olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,b- Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.