Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9873 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12274 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, 9716 TL'nin davalılardan tahsiline ve siteye ait tüm evrakın müvekkiline teslimine karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu sitede 2011-2012 yılları arasında yönetici olarak görev yapan davalıların haksız olarak ödemek durumunda bırakmış olduğu 9716 TL'nin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesine göre, yönetim dolayısiyle doğan borçların ödenmesi, anagayrimenkulü ilgilendiren bir sürenin geçmesinden veya bir hakkın kaybına meydan vermeyecek gerekli tedbirlerin alınması, anagayrimenkulün korunması ve bakımı için kat maliklerinin yararına olan hususlarda gerekli tedbirlerin onlar adına alınması, yöneticinin görevleri olup aynı Yasanın 38. maddesinde ise yöneticinin kat maliklerine karşı bir vekil gibi sorumlu olduğu hükmü yer almaktadır. Yönetici yönetim görevlerini kat malikleri adına gerekli dikkat ve özeni göstererek yapması gerekip kendi kusur ve ihmaliyle oluşacak zarardan da şahsen sorumludur. Yönetim görevi kat malikleri kurulunca yöneticiye verilmiş olup, somut olayda yönetim işlerinin görülmesi sırasında yönetimin müdürü yetkilendirmiş olması kendisini sorumluluktan kurtarmaz. Buna göre mahkemece yöneticinin yöneticilik yaptığı dönemde sigortasız işçi çalıştırılması nedeniyle ödenmek zorunda kalınan idari para cezalarından şahsen sorumlu olduğu gibi 119 TL ve 579 TL lik cezaların da neye ilişkin olduğu belirlenerek bu cezalar yönünden de gerekli inceleme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yönetimin müdür atadığı, istenilen para cezalarına müdürün sebebiyet verdiği gerekçesiyle yönetim aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.