Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve irtifak hakkının idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. YARGITAY KARARI Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre, bir yılda çift ürün alınabilen yörelerde dahi bu ürünlerin hazırlık ve yetişme süreleri dikkate alındığında bir yılı aşan süre gerektiği de gözönünde bulundurularak, genellikle iki yılda üç ürün esası uygulanmak suretiyle değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bu yön dikkate alınmadan her yıl çift ürün münavebesi üzerinden değerlendirme yapılan rapora dayanılarak karar verilmiş olması, 2-Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasa ile değişik 15.maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca değer tespitinde kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği günün esas tutulması ve bu bağlamda arazi niteliğindeki taşınmazın değerinin 2006 yılına ait resmi veriler kullanılarak tespit edilmesi gerekmekte iken, raporun düzenlendiği tarihte 2006 yılı verilerinin henüz oluşmadığı gerekçesiyle bir önceki yıla ait veriler üzerinden değerlendirme yapılması, 3-İrtifak hakkı tesis edilmek amacıyla yapılan kamulaştırma işleminde kamulaştırma bedeli, taşınmazın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı tesis edildikten sonraki değeri arasındaki farktan ibarettir. Taşınmazın niteliğine göre Kamulaştırma Yasasının 11.maddesi hükmü gereğince taşınmazın tamamının bir bütün olarak değeri tespit edildikten sonra aynı maddenin son fıkrası uyarınca irtifak kurulması nedeniyle taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğünün oran ve tutarının gerekçeleri ile belirtilmesi gerekir. İrtifak kurulması nedeniyle taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğünün oranı, taşınmazın cinsi, niteliği, kullanım şekli, irtifak hakkının niteliği (boru hattı, enerji nakil hattı vs.), taşınmazda kapladığı alan ve yeri, istikameti dikkate alınarak belirlenir. Yargıtay uygulamalarında, taşınmazın niteliğine uygun kullanımını önemli ölçüde etkileyen özel bir durum söz konusu olmaması halinde arazilerde irtifak nedeniyle olabilecek değer kaybının irtifaktan etkilenen alanın mülkiyet değerinin %35 ini aşmaması gerektiği kabul edilmektedir. Dava konusu taşınmaz üzerinden enerji nakil hattı geçirmek üzere irtifak hakkı tesisinde, irtifakın geçtiği yere ve alanına, taşınmazın yüzölçümüne ve niteliği ile Daireye intikal eden benzer dosyalarda uygulanıp, uygun bulunan oranlara göre bu değer kaybının 2210 numaralı parselde %075, 2211numaralı parselde %13,5 oranından fazla olamayacağının düşünülmemesi, 4-Kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmaz malın (irtifak hakkının) idare adına tescili davalarının maktu harca tabi olduğu dikkate alınmadan, nisbi harç hesaplanıp tahsiline hükmedilmiş olması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.