Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 805 - Karar Yıl 2004 / Esas No : 10117 - Esas Yıl 2003
Dava dilekçesinde taşınmazın Kamulaştırma Yasasının 17. maddesi gereğince tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm bir kısım davalı ve dahili davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 17. maddesine göre tescil istemine ilişkindir. Anılan yasa maddesi uyarınca tescile karar verilebilmesi için kamulaştırma evrakının taşınmaz mal sahiplerine yöntemince tebliğ edilmiş ve bu tebliğ üzerine kamulaştırma işlemine karşı idari ve adli yargıya başvurulmamış veya bu konuda açılan davaların kesin olarak sonuçlanmış olmasına karşın taşınmaz mal sahiplerinin ferağ vermemiş bulunması gerekir.Somut olayda kamulaştırma evrakı taşınmaz malın tüm paydaşlarına "belediye başkanı eliyle" ifadesi kullanılarak tebliğe çıkarılmış ve hepsi de belediye başkanı İbrahim'e tebliğ edilmiş olup böyle bir tebliğ, kamulaştırılan taşınmaz malın sahipleri ve adreslerinin araştırılmasını ve saptanacak adrese noter aracılığıyla tebligat yapılmasını öngören Kamulaştırma Yasasının 7. ve 13. maddeleri hükümlerine uygun düşmeyeceğinden geçersiz olduğu gibi gösterilen tebliğ tarihi itibariyle ölmüş oldukları anlaşılan mal sahipleri Hüseyin ve izzet yönünden de tebligatın varlığından söz edilemez.Öte yandan, geri çevirme kararı üzerine fotokopisi getirtilen Isparta İkinci Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/677 esas nolu dosyanın incelenmesinde dava konusu taşınmazla ilgili bedel artırımı için dava açıldığı ve derdest olduğu bu nedenle kamulaştırma bedelinin kesinleşmediği de görülmektedir.Mahkemece kamulaştırma işlemi geçerli bir tebliğe dayalı olarak kesinleşmediği gibi açılan bedele itiraz davası kesin olarak sonuçlandırılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle kabulü doğrultusunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.2.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.