Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7614 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19525 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVALILAR : 1-... 2-... Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ...Köyü 144 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik 11.maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca arazilerde değerlendirme, taşınmaz malın değerlendirme tarihindeki mevki ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği yıllık net gelire göre yapılır. Birden çok ürün yetiştirilebilen yörelerde gerçek değere ulaşılabilmesi için tek ürünle yetinilmeyerek çevrede ekilmesi mutat olan ürünler dikkate alınır. Net gelirin hesaplanmasında münavebeye alınan ürünlerin dekar başına ortalama verimi ve ayrıntılı üretim giderleri ile kg başına ortalama satış fiyatlarının değerlendirme yılına ilişkin ilçe gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğünden getirtilecek listelerde yazılı verilere uygun olması gerekir.Buna göre mahkemece, dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede ekilmesi mutat olup münavebeye alınacak ürünlerin neler olduğu gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünden sorulup, buğday ürününün yanında en az bir ürün daha alınıp, bunun da değerlendirme yılına (2012) ilişkin dekar başına ortalama verimi ve ayrıntılı üretim gideri ile kg. başına ortalama satış fiyatı esas alınarak hesaplama yapılması gerekirken, yalnızca buğday ürününü değerlendirmeye alan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,2-Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde kamulaştırma bedeli, bu kamulaştırma nedeniyle taşınmazın tamamında oluşacak değer düşüklüğüdür. Başka bir deyişle taşınmazın kamulaştırma öncesindeki değeri ile irtifakın geçmesinden sonraki değeri arasındaki fark kamulaştırma bedelidir. Bu bedel taşınmazın büyüklüğüne, kullanma biçimine, arsa ya da tarım arazisi oluşuna, irtifakın niteliği ile geçtiği yer ve kapladığı alana göre yüzde olarak belirlenir ve irtifakın taşınmazda doğurduğu bu değer düşüklüğü oranına göre kamulaştırma bedeli bulunur. Ayrıca Yargıtay uygulamalarında üzerinde irtifak hakkı kurulmuş olan taşınmazda bu irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün en fazla (taşınmazın cins ve niteliğine göre uygun kullanımını önemli ölçüde etkileyen özel bir durum yoksa) irtifaktan etkilenen alanın mülkiyet değerinin arazide %35’i, arsada ise %50’si oranında olacağı kabul edilmektedir. Açıklanan bu esaslar gözönünde tutulduğunda irtifak kamulaştırmasından dolayı dava konusu taşınmazda oluşacak değer düşüklüğü oranının %1.21 olarak kabul edilmesi gerekirken, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda daha az oranda değer düşüklüğü esas alınarak kamulaştırma bedelinin tesbit edilmesi,Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.