MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, dava konusu... Merkez İlçesi ... Mahallesi 986 ada 3 parsel, 806 ada 421 parsel ve 806 ada 420 parsel sayılı taşınmazların Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:1-Kamulaştırma Yasasının 11.maddesi hükmüne göre, bedel tespit davalarında öncelikle kamulaştırılan taşınmazın değerlendirme tarihindeki vasfının (arsa veya arazi) belirlenmesi, arsa vasfında ise değerlendirme tarihinden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değeri, taşınmaz arazi vasfında ise değerlendirme tarihindeki mevki ve şartlara göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınmak suretiyle değerinin belirlenmesi gerekir.Bakanlar kurulunun Yargıtay'ca da kısmen benimsenen 28.02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, imar planında yer almayan bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (belediyece meskûn olduğu için veya meskûn hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vd.) yararlanan ve meskûn yerler arasında yer alması gerekir. Dava konusu taşınmaz, Bakanlar Kurulu Kararının l. maddesi (b) bendinde de belirtildiği gibi fiilen meskûn halde bulunmadığından belirlenen özellikleri nedeniyle "arsa" niteliğinde kabulüne olanak yoktur. Geri çevirme sonrası dosyaya gönderilen .... Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nün 09.07.2014 tarihli yazısında, dava konusu taşınmazın 1/5000 ölçekli nazım imar planı içinde, meskûn alan dışında, bağ-bahçe nizamı olarak tanımlanan alanda olup belediye hizmetlerinden tam olarak yararlanmadığı, yine aynı belediyenin 19.09.2014 tarihli yazısında ise dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı sınırları dışında olduğu ve taşınmazın çevresinin meskûn yerleşme alanı niteliğinde olmadığı bildirilmiştir. Bu durumda taşınmazın arazi olarak değerlendirilmesi gerekirken, arsa nitelendirmesiyle değer belirleyen bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması, 2-Mahkemenin acele el koyma dosyasında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile kamulaştırma bedel tespit ve tescil dosyasında saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken, bloke edilen kısmın davacıya talebi halinde ödenmesine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.