Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 579 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16990 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dairemizin 12.10.2006 gün ve 2006/5326-7696 sayılı bozma ilamında; 2942 sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca mahkemece tarafların bildireceği ya da re'sen bulunacak emsal taşınmazlara ait tapu kayıtları tapu müdürlüğünden getirtilerek bilirkişi kurullarından ek rapor alınıp, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtildiği ve mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.Şöyle ki;Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirleyen 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, mahkemece tarafların vereceği ya da re'sen getirtilecek uygun emsallerin 11. maddenin (d) bendinde öngörülen vergiye esas olmak üzere ilgili belediyelerce bulundukları cadde veya sokak için değerlendirme tarihindeki asgari m² değerleri getirtilip, dava konusu taşınmazın değerlendirme, emsal taşınmazların ise değerlendirmeye esas alınan satış tarihleri itibarıyla imar düzenlemesi sonucu meydana gelen imar parselleri olup olmadıkları da belediye imar ve tapu müdürlüklerinden araştırılıp bu emsallere göre ve ayrıntılı olarak karşılaştırma yapan rapora göre hesaplanması zorunludur.Hükme esas alınan ve bozma ilamı sonrası düzenlenen 12.09.2007 tarihli 2. bilirkişi kurulu ek raporunda; bozma ilamı doğrultusunda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın bozmadan önceki rapora atıf yapılarak yukarıda açıklanan yönteme uygun olmayan şekilde hesaplama yapılması doğru görülmemiştir. Mahkemece, Kamulaştırma Kanununun bilirkişi seçimini düzenleyen 15. maddesinin 4 ve 5. fıkralarındaki; "Bilirkişi kurulu; kamulaştırmaya konu olan yerin cins ve niteliğine göre, üçü odalar listesinden, ikisi de idare kurulu listesinden seçilmek suretiyle beş kişiden oluşur.Kamulaştırılan taşınmaz malın üstün niteliği gözönüne alınarak, bilirkişilerden üçü aynı uzmanlık kolundan seçilebilir." düzenlemesi de dikkate alınarak, teknik bilirkişilerin ziraat mühendisi yerine inşaat mühendisi veya yan dallarından olacak şekilde yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak, Dairemizin 12.10.2006 gün ve 2006/5326-7696 sayılı bozma ilamında belirtilen bozma gerekleri doğrultusunda rapor alınarak bu raporun bozmaya uygunluğu denetlendikten sonra hasıl olacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmelidir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.