Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5641 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16862 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, eski yönetici davalıda kalan yönetim alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 10.000 TL'sinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 27.05.2011 tarihine kadar yöneticilik yaptığını, yeni yönetime, kömür borçlarına ilişkin olarak 19.540 USD tutarında borç bıraktığını, kömür ücretinin ödenerek dairelere pay edilip kömürcüye ödendiğini, davalıya ihtar gönderilerek borcun ödenmesinin istenildiğini, davalı yedindeki 19.540 USD karşılığı 38.922.32 TL alacağın mahkemeye ibrazı, belirtilen dönemlere ilişkin yapılacak incelemede davalı yedinde kalan paranın tespiti ve tahsili, ihtarname tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili ve fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 10.000 TL talep ve dava etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Mahkemece davalının yöneticilik yaptığı dönemde dava konusu edilen kömür borcuyla ilgili olarak herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, yönetici tarafından kömür borcunu ödemesi gerektiği dönemde yönetimin ortak kasasında yeterince para bulunup bulunmadığı, ödenmemesinin kat maliklerinin aidat borçlarını geç ödemesinden veya toplanan aidatların yetersizliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı araştırılarak davalının yönetimi dönemine ilişkin gelir-gider belgeleri, işletme defterleri ve dava konusu borca ilişkin ibraz edilebilecek her türlü belgenin, varsa ödemeler de dikkate alınmak suretiyle davalının sorumlu olduğu miktar bilirkişi marifetiyle belirlenip sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, kat malikleri kurul toplantısında davalı eski yöneticinin ibra edilmediği, bu nedenle yönetime borçlu olduğu yönündeki yerinde olmayan gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.