MAHKEMESİ : Bakırköy 9. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/02/2013NUMARASI : 2012/475-2013/98Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.10.2012 tarihli davanamesiyle derneğin feshi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.10.2012 tarihli davanamesiyle davalı derneğin izinsiz lokal işlettiği, burada okey oynandığı dolayısıyla derneğin amacının kanuna ve ahlaka aykırı hale geldiği gerekçesiyle derneğin feshi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 56. maddesi hükmüne göre dernek bir özel hukuk tüzel kişisi olup Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 33. maddesinin yollaması ile Türk Medeni Kanunu'nun 50. maddesi hükmüne göre tüzel kişinin iradesi organları aracılığı ile açıklanır ve organlar hukuki işlemleri ve diğer tüm eylemleri ile tüzel kişiyi borç altına sokarlar, organlar ancak kusurlarından dolayı ayrıca kişisel olarak sorumludurlar. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 89. maddesinde; "Derneğin amacı, kanuna veya ahlâka aykırı hâle gelirse; Cumhuriyet savcısının veya bir ilgilinin istemi üzerine mahkeme, derneğin feshine karar verir." hükmü yer almaktadır.Dava, 4721 sayılı TMK.nun 89.maddesi gereğince derneğin feshi istemine ilişkindir. Yasal olarak bir derneğin feshedilebilmesi için; o derneğin amacının kanuna veya ahlâka aykırı hâle gelmesi veya suç sayılan eylemlerin kaynağı haline geldiğinin, süregelen ve birden çok eylemin varlığının tespiti halinde mümkün olup ancak o takdirde dernek kurucularının asıl amaçlarının dernek faaliyeti yürütmek olmayıp dernek adı altında suç işlemeye veya ahlaka aykırı çalışmalar yapmaya yasal zemin hazırlamak olduğundan söz edilebilir. Somut olayda ise; davalı dernekte yapılan aramada masa ve sandalyeler bulunduğu, okey oynandığı, izinsiz lokal işletildiği için tutanak tutulduğu, buna göre derneğin amacına uygun faaliyet göstermediğinden derneğin feshine karar verilmesinin istendiği, mahkemece de aynı gerekçelerle davanın kabulüne verildiği anlaşılmaktadır. Dernekte masa ve sandalyelerin bulunması, okey diye adlandırılan oyunun oynanması bir suç teşkil etmediği gibi dosyadaki bilgi ve belgelerden derneğin, amacının kanuna veya ahlâka aykırı hâle geldiği, bu yönde faaliyet yürüttüğü ve suç sayılan eylemlerin kaynağı haline geldiği kabul edilemez. Kaldı ki davalı derneğin tüzüğünün 3. ve 4. maddelerinde derneğin amacı ve çalışma konuları ile yapacağı faaliyetler belirtilmiş olup bunlar arasında üyelerin ve aile fertlerinin boş zamanlarını iyi ve sağlıklı ve faydalı şekilde geçirmeleri için sosyal, kültürel ve dinlenme tesisleri kurmak ve lokal açmak da bulunmaktadır. İzinsiz lokal açılması idari yaptırımları gerektirir. Diğer taraftan davalı derneğin, lokal açmak için Kaymakamlıktan 28.03.2011 tarihinde izin aldığına dair dosyada belge bulunmaktadır. Açıklanan bu olgular gözetildiğinde davalı derneğin feshi istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla, yukarıda açıklanan nedenler göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde bulunmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüne, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.