Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4701 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17837 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Adana 6. Aile MahkemesiTARİHİ : 19/02/2013NUMARASI : 2012/647-2013/178Dava dilekçesinde, babalığın tespiti ve nafaka istenilmiştir. Mahkemece babalığın tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı, davalı ile evlilik dışı beraberliklerinden 16.02.2012 doğumlu Nazlıcan'ın doğduğunu belirterek babalığın tespitini ve çocuk için nafaka verilmesini istemiş, mahkemece babalığın tespiti hakkında karar verilmiş, hüküm davalı tarafından nafaka yönünden temyiz edilmiştir. Soybağı hakkındaki hükümler kamu düzenine ilişkindir. HUMK.nun 439/2. maddesinde ''Mahkemei temyiz iki tarafın iddia ve müdafaatiyle mukayyet olmayıp kanunun sarih maddesine muhalif gördüğü diğer esbaptan dolayı da temyiz olunan kararı nakzedebilir.'' hükmü düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi uyarınca çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Türk Medeni Kanunu'nun 337. maddesi uyarınca evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğun velayeti anaya ait ise de, kanun koyucu, babalık davasında ananın her zaman çocuğun yararına davranmayacağı ilkesinden hareket ederek aynı Yasanın 301/3 ve 426/2. maddesinde küçük için kayyım tayin edilmesini ve davanın Cumhuriyet Savcısı ile Hazineye; ana tarafından açılmışsa kayyıma, kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbarını öngörmüştür. Böylece yargılamada ana ve babanın çocuk aleyhinde birleşmeleri ve onun zararına bir durumun doğumu önlenmek istenmiştir. Mahkemece, açıklanan yasa hükümleri uyarınca davanın Hazineye, Cumhuriyet Savcısına ihbarının sağlanması, küçüğe kayyım atanarak davaya katılmasına imkan verilmesi ve sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.