Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3918 - Karar Yıl 2005 / Esas No : 2951 - Esas Yıl 2005





Dava ve ıslah dilekçesinde 25.213.962.000 lira alacağın sarf tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı Üniversiteye bağlı Orman Fakültesi Orman Endüstri Makineleri ve İşletme Anabilim dalı araştırma görevlisi olarak görev yapan davalı Mehmet doktora eğitimi yapmak üzere 2547 sayılı Yüksek Öğretim Yasası'nın 35. maddesi uyarınca İstanbul Üniversitesine kadro tahsisi yapılarak atanmış, bu atama sırasında davalılardan 2547 sayılı Yasaya dayanılarak çıkarılan yönetmelik gereği Kahramanmaraş Üçüncü Noterliğince düzenlenen 16.10.1998 tarih ve 18815 yevmiye nolu taahhüt ve kefalet senedi alınmış, davalı Mehmet görevlendirildiği İstanbul Üniversitesinde doktora yeterlilik sınavı için gerekli olan yabancı dil sınavını başaramaması üzerine YÖK Yürütme Kurulu Kararıyla kadrosu yüklenme senedine göre işlem yapılmak kaydıyla davacı üniversiteye iade edilmiş, davacı üniversite tarafından yüklenme senedi hükümleri gereğince hesaplanan 25.213.962.000 TL tazminatın sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili amacıyla dava açılmıştır. Mahkemece toplanan bilgi ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış bilirkişi raporunda Anayasa'nın 18. maddesi gereğince "angarya"nın yasak olması ve kimsenin ücretsiz olarak çalıştınlamayacağını ileri sürerek davalı için öngörülen tazminatla görev yaptığı sürece aldığı maaşların iadesi gerekmeyeceğini, 657 sayılı Yasa'nın 225. maddesinin de somut olayda kıyasen uygulanacağını ve ancak doktora için yapılan ödemelerin %50'si kadar tazminattan sorumlu tutulabileceğini belirtmiştir. Mahkemece de bilirkişi raporu esas alınarak davalının İstanbul Üniversitesinde görev yaptığı sırada almış olduğu ücretlerin %50 tutarı olan 6.303.490.500 TL cezai şart tazminatına hükmedilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere özellikle Kahramanmaraş Üçüncü Noterli-ği'nce düzenlenen 18812 yevmiye nolu taahhütname ve kefaletname içeriğine göre, davalı Mehmet taahhütnamenin 3. maddesinde "taahhüdümü ihlal ettiğim takdirde, görevlendirme süresinde üniversiteden aldığım paralarla üniversitenin yukarıda maksadın gerçekleşmesi için her ne nam altında olursa olsun benim için sarf ettiği masrafların karşılığı olan tutarın iki katını kanuni faizi ve masrafları ile birlikte ayrıca hüküm altına alınmasına gerek kalmaksızın, üniversitenin ilk tebligatı üzerine ödeyeceğimi kabul ve taahhüt ederim" şeklinde yüklenmede bulunmuştur. Davalı, sözü edilen bu yüklenme senedinin hata, hile veya zorla kendisine imza ettirildiğini ileri sürmemiştir. Davalının serbest iradesi ile davacı üniversiteye böyle bir taahhütname (yüklenme senedi) vermesini yasaklayan yasal bir düzenleme olmadığı gibi, Kahramanmaraş'tan İstanbul'a kendi iradesi dışında da gönderilmiş değildir. O halde bu taahhütname davalıyı bağlar niteliktedir. Davada davacı kurum, taahhüt kapsamında yapılan harcamaların tahsilini istemekte, bunun dışında bir istemi bulunmamaktadır. Ortada davalı tarafından verilen taahhüdü geçersiz kılan bir durumda söz konusu olmadığına göre, mahkemece, taahhütname kapsamı doğrultusunda işlem yapılması ve istenen tazminatın bu doğrultuda hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken, taahhütnamenin geçersizliğinden söz ederek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 19.04.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.