MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDava dilekçesinde, Kat Mülkiyeti Yasasının 18 ve 24. maddelerine dayalı olarak davalıların faaliyetlerine son verilmesi ve taşınmazdan tahliyesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı ... ...'ın tapu maliki, diğer davalıların ise kiracı olduğu ve tapuda dükkan nitelikli bağımsız bölümün veteriner kliniği olarak kullanıldığını, iş yerine sürekli hayvanların, özellikle kedi ve köpeklerin gelmesi ve kalması nedeniyle anataşınmazda oluşan ses, koku ve rahatsızlığın tahammül edilemez olduğunu, bağımsız bölümün klinik olarak kullanılmasının da Kat Mülkiyeti Kanununa ve yönetim planına aykırı olduğunu belirterek Kat Mülkiyeti Kanununun 18 ve 24.maddelerine dayalı olarak davalıların faaliyetine son verilmesini ve taşınmazdan tahliyesini istemiş; mahkemece dava konusu taşınmazın veteriner kliniği olarak işletildiği ve devamlı olarak iki, üç adet köpek bulunduğu bunun da yönetim planına aykırı olduğu belirtilerek dava konusu bağımsız bölümde köpek bulundurulmasının ve veteriner kliniği olarak kullanılmasının yasaklanmasına ve davalı kiracının taşınmazdan tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki;1-634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24.maddesinin ilk fıkrasında, tapu kütüğünde iş veya ticaret yeri olarak gösterilen bir bağımsız bölümde hastane, dispanser, klinik, poliklinik, ecza laboratuvarı gibi müesseselerin kurulması yasaklanmış olup ancak dispanser, klinik ve poliklinik niteliğinde olmayan muayenehaneler bu yasak kapsamı dışında tutulmuştur. Aynı Yasanın 18.maddesinin ilk fıkrasında da kat malikleri gerek bağımsız bölümleri gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanılırken özellikle birbirlerini rahatsız etmemek, birbirlerinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla karşılıklı olarak yükümlü tutulmuşlardır. Öte yandan anataşınmaza ait yönetim planının (9-c) maddesinde de 24.maddedeki bu hüküm aynen yer almakta olup (9-e) maddesinde ise kat maliklerinin bağımsız bölümler ile eklentileri ve ortak yere kat malikleri kurulunca müsaade edilmedikçe kedi, köpek, tavuk vs. gibi hayvanların beslenemeyeceği hükmü getirilmiştir. Somut olayda, dava konusu bağımsız bölüm ile ilgili olarak davalı tarafın iddialarının doğruluğunun araştırılması bakımından bağımsız bölümdeki faaliyetin dispanser, klinik ve poliklinik niteliğinde olup olmadığı, sözü edilen yerde tıbbi cihazlar vs. kullanılmak suretiyle yapılan işlerin muayenehane faaliyeti niteliği taşıyıp taşınmadığı ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde konu ile yakından ilgili kurumların da görüşlerine başvurulmak suretiyle alınacak cevapların incelenmesi sonucu oluşacak uzman bilirkişi kanaati doğrultusunda düzenlenecek raporla açıklığa kavuşturulması ve buna göre yürütülen faaliyetin klinik ya da muayenehane niteliğinde olup olmadığı ve buna göre eylemin 634 sayılı Yasanın 24.maddesi ve yönetim planı (9-c) maddesi kapsamında kalıp kalmadığının değerlendirilmesi gerekirken, mahkemece yerinde inceleme yaptırılmadan ve bilirkişi raporu alınmadan eksik araştırmaya dayalı olarak veteriner kliniği olduğunun kabulü ile yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi, 2-Yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak yapılacak araştırmalar sonucunda dava konusu taşınmazın muayenehane kapsamında değerlendirilmesi durumunda ise; Kat Mülkiyeti Kanununun 18.maddesi ile yönetim planı (9-e) maddesi kapsamında inceleme ve değerlendirme yapılmak ve bağımsız bölümde sürekli hayvan (özellikle köpek) bulundurulup bulundurulmadığı, bu hayvanların anataşınmazda yaşayan insanlara korku vs. gibi rahatsızlık verip vermediği, çıkardıkları gürültü, koku vs. nin sözü edilen 18.madde kapsamında rahatsız etme unsurunu oluşturduğunun kabulü halinde, hayvanların barındırıldığı bağımsız bölümden ve anataşınmazdan uzaklaştırılmalarına hükmedilmesi gerekirken, mahkemece bu hususlarda da yeterli araştırma yapılmamış olması,Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.