Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 322 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19941 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:1-Davacılar özel parselasyon haritasındaki 1, 2, 3 ve 10 numaralı parsellerin murislerine ait olduğunu ve bu bölümlere davalı idare tarafından yol olarak el atıldığını ileri sürmüş olup, dosya içerisinde yer alan 21 özel parsel malikinin ismi bulunan ve ekinde yer alan plana göre, dava konusu taşınmazda paydaş olanların beyanları alınıp muvafakatları olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre özel parselasyon haritası esas alınmak suretiyle değerlendirme yapılması gerekir. Dosya içerisindeki fen bilirkişi raporunda, aynı taşınmazın paydaşı tarafından açılan davada bilirkişi olarak görev yaptığını, anılan paydaş dosyasında 21.07.2011 ve 24.10.2011 tarihli keşiflerde dava konusu taşınmazın paydaşların bir kısmının parselasyon planı ile ilgili dinlenmesine karşın paydaşlardan .... ve ...'ın beyanlarının alınmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre açıklanan hususta tüm paydaşların parselasyon haritasında kullanım durumları ile ilgili beyanları alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemiş olması, 2- Kabule göre de; özel parselasyon haritasında yol olarak kamuya terk edilen yer bedeli istenemeyeceği dikkate alınarak bu kısımlar belirlenip artan kısım yönünden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata hükmedilmesi gerekirken bunları da kapsayacak şekilde hisse bedelinin belirlenmiş olması,Doğru görülmemiştir. Ayrıca 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarında getirilen “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.” ve “…bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” düzenlemeleri karşısında harç ve vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerekir.Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.