MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Dava dilekçesinde, evlat edinme kararı verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm ilgili ... tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacılar dava dilekçesinde; 11.05.2010 tarihinde... Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünden ... isimli çocuğu evlat edinmek için aldıklarını, iki yıldan fazla süredir ona baktıklarını ileri sürerek çocuğun davacılar tarafından evlat edinilmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 309. maddesinde; evlat edinmede küçüğün ana ve babasının rızasının gerektiği, 311. maddesinde; ana ve babadan birinin kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa veya küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa bu hallerde ana ve babadan birinin rızasının aranmayacağı, 312. maddesinde ise; küçük gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesinin bu rızanın aranıp aranmamasına karar vereceği hükme bağlanmıştır.Dosyadaki bilgi ve belgelerden; ... ile ...'nın evlilik dışı beraberliklerinden 27.06.2008 tarihinde ... isimli çocuğun dünyaya geldiği, ...'nın çocuğu 07.07.2008 tarihinde tanıdığı, ana babanın çocukla yeterince ilgilenmedikleri için...'ın 18.03.2009 tarihinde yuvaya yerleştirildiği, 17.06.2009 tarihinde ise hakkında koruma kararı alındığı, davacıların 11.05.2010 tarihinde ... Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünden ...'ı evlat edinmek amacıyla aldıkları, dava tarihi itibariyle iki yıldan fazla süre çocuğa baktıkları, onu evlat edinmek için....ı İl Müdürlüğü davalı gösterilerek dava açtıkları, çocuğun ana ve babasına davanın yöneltilmediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. ./.. Ne var ki dava sonucunda verilecek hüküm, çocuğun haklarına etkili olacağı gibi, doğuracağı sonuçlar bakımından onun ana ve babasının haklarına da etkili olacaktır. Bu bakımdan davada küçük ...'ın ana ve babasına husumetin yöneltilmesi, göstermeleri halinde onların delillerinin de toplanması ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve hasım ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.