MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/06/2013NUMARASI : 2011/270-2013/396 Dava dilekçesinde, galleye müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dava, davacı A.. G..'ın K.. Çelebi Vakfı’nın galleye müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece davacı ile vakıf kurucusu arasında soybağının kurulmadığından dolayı ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Bir vakıftan galle fazlasının alınabilmesi için öncelikle vakfeden ile kan bağının ispatlanması sonra da bu hususta vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir. Dava konusu İstanbul'da kurulu 'Kiremitçi' lakabıyla anılan Şemseddin A... Bin İskender Vakfının 956 H. (1549 M.) tarihli vakfiyesinde galle fazlasının batın şartına bağlı ancak kız-erkek ayrımı yapılmadan evlatlarına bırakılmıştır.24.02.1943 tarih ve 27/11 sayılı içtihadı birleştirme kararı ve Yargıtay uygulamalarına göre bir vakıfta vakfeden ile soybağının kurulabilmesi için mutlaka vakfı kuran kişiyle bizzat irtibatın kurulması zorunlu olmayıp bu konuda vakfın evladı olduğunu kesinleşmiş bir mahkeme kararı ile ispat edenlere veya tevliyeti evlatlarına bırakılmış vakıflarda mütevellilik yapanlarla yöntemince bağlantının kurulması yeterli görülmektedir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının babaannesi H. G..'ın dava konusu vakfın son mütevellisi olduğu, babası M. G..'ın vakfın evladı olduğuna dair İstanbul 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1980/573 E.-897 K. ve bizzat davacının dava konusu vakfın evladı olduğuna dair İstanbul 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.06.1981 gün 1981/66 E.-414 K. sayılı ilamları, V.. M..'nün 06.03.2012 günlü tevliyet tedavül kayıtları, Vakıflar İdare Meclisi'nin 29.12.1981 gün 579/642 sayılı kararı hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı A.. G..'ın dava konusu edilen vakfın evladı olduğu anlaşılmaktadır. Davaya konu bu vakfın vakfiyesinde belirtilen batın şartı açısından da dosyadaki nüfus kayıtlarının incelenmesinden; davacıya nazaran üst batında sağ bir vakıf evladı olmadığı da dikkate alınarak tüm dosya kapsamına göre davacının isteminin kabul edilerek galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.