Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2473 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19711 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı kurum vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 4650 sayılı Yasayla değişik 18. maddesinin üçüncü fıkrasında; “Mahkemece, taşınmaz mal hakkındaki mülkiyet ihtilafı ile ilgili davanın tüm taraflarına, 10. madde uyarınca tebligatların ve ilanların yapılması, taşınmazın kamulaştırma bedelinin yine bu maddedeki usule göre tespit edilmesi ve bu bedelin mülkiyet ihtilafıyla ilgili davanın sonucunda belli olacak hak sahibine ödenmek üzere idarece mahkemenin belirttiği bankaya 10. madde uyarınca ve üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasından sonra, bu bedelin ileride belli olacak hak sahibine ödenmesine ve taşınmaz malın idare adına tesciline karar verilir ve bu karar tapu dairesine ve paranın yatırıldığı bankaya bildirilir.” düzenlemesi getirilmiştir.Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davalılardan paydaş olan ... hissesinde Kahramanmaraş 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/1020 E sayılı mahkeme kararının bulunduğuna ilişkin şerh verildiği ve Dairemizin geri çevirme kararı sonrasında getirtilen dosyanın incelenmesinde dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak tapu iptal tescil davası ile birleştirilmiş muvazaalı satış sebebiyle satılanların denkleştirilmesi davası olduğu anlaşılmaktadır. Sözü edilen davada taraf olup da eldeki kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili davasında yer almayanların davaya dahil edilip taraf teşkili yapılmadan işin esası hakkında karar verilmesi, 2-Kamulaştırma Yasası'nın 10. maddesi ile bedelin tespiti esaslarını düzenleyen 11. maddenin (g) bendi hükmüne göre; kamulaştırılacak taşınmazın arsa olarak kabulü halinde kamulaştırma (değerlendirme) gününden önceki özel amacı olmayan emsallerin satış değeri esas alınarak değerinin tespit edilmesi gerekir. Bu esaslara göre gerçekçi ve doğru sonuçlara ulaşılabilmesi için; emsal alınan taşınmazın satış tarihinin değerlendirme tarihinden önce ve değerlendirme tarihine yakın bulunması, dava konusu taşınmaza örnek teşkil edebilecek nitelikte, dava konusu taşınmaz ile aynı veya yakın semtlerde bulunması, topografik yapısı, manzarası, konumu, üzerinde yapılabilecek inşaat ve katlar için izin ve ruhsat sınırları, yüzölçümleri, imar uygulamasına konu edilmiş olup olmadıkları, sokak, cadde veya şehir alanlarına cepheleri ve mesafeleri gibi yönlerden benzer ya da yakın özelliklere sahip bulunması ve özel satış olmaması gereklidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal alınarak incelenen 4068 ada 11 ve 16 parsel sayılı taşınmazların dosyada mevcut 14.12.2009 tarihli satışına ilişkin tapu kütük fotokopisinin incelenmesinde, arsa niteliğindeki taşınmazın Kahramanmaraş Belediyesi tarafından, SS ... Konut Yapı Kooperatifine yapılan satış olup, emsal taşınmazın niteliği itibariyle serbest satış olarak değerlendirilemeyeceği, emsalin uygun emsal olmadığı intibası uyanmaktadır. Bu nedenle mahkemece, taraflara yeni emsal bildirmeleri için imkan tanınması, gerektiğinde re'sen emsal getirtilmesi, dava konusu taşınmaza örnek teşkil edebilecek uygun emsal satışlar esas alınmak suretiyle değer biçilmesi için bilirkişi kurulundan rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,3-Kamulaştırma bedeline işletilecek faizin başlangıç tarihi 11.03.2012 olması gerekirken, faiz başlangıç tarihinin 11.02.2012 olarak belirlenmiş olması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 19.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.