Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18984 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5418 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ...'ya vasi atanması talep edilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacılar vekili dava dilekçesinde; ...’ya vasi atanmasını istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden; mahkemece sağlık kurulundan alınan raporda, kısıtlı adayı ...’da "hafif derecede demans" tespit edildiği, vasi tayini gerekmediği ancak "yasal danışman atanmasının uygun olacağı" belirtilmiş ise de, savurganlık, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini ve ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesi (TMK md. 406) iddiası yönünden yeterli araştırma ve değerlendirme yapılmadığı gibi raporda belirtilen yasal danışman atanmasının uygun olacağı yönündeki sağlık kurulu kanaatinin de dikkate alınmadığı anlaşıldığından; makemece, öncelikle raporda belirtilen "yasal danışman atanmasının uygun olacağı" yönündeki ifade de gözönüne alarak, kısıtlı adayının Türk Medeni Kanunu'nun 406. maddesi kapsamında, savurganlık, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini ve ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesi hususları değerlendirilip, kısıtlanması gerektiği toplanan delillerle sabit olursa ...’nun kısıtlanarak kendisine vasi atanmasına, aksi halde Türk Medeni Kanunu'nun 429.madde kapsamında fiil ehliyetinin sınırlandırılarak yasal danışman atanmasına karar verilmesi gerekirken, yerinde bulunmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.