MAHKEMESİ : Alanya 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/03/2013NUMARASI : 2011/126-2013/114 Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir.Şöyle ki;1-Kamulaştırmasız el atma davalarına da uygulanan 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Geçici 6. maddesinin 1. ve 2. fıkrasında "Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09/10/1956 tarihi ile 04/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması halinde taşınmazın dava tarihindeki değeri taşınmazın el koyma tarihindeki nitelikleri esas alınmak ve bu Kanunun 11 inci ve 12 nci maddelerine göre hesaplanmak suretiyle tespit edilir." hükmü öngörülmüştür.Buna göre de dava konusu taşınmaza elektrik hattı geçirilmek suretiyle ne zaman el atıldığının özellikle AEDAŞ' tan sorulup, 09/10/1956 tarihi ile 04/11/1983 tarihi arasında el atıldığının anlaşılması halinde el atma tarihi itibariyle, 04/11/1983 tarihinden sonra el atıldığının tespiti halinde ise değerlendirme tarihi itibarıyla 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içinde bulunup bulunmadığının, bu tarih itibariyle kesinleşmiş imar planı içinde olmadığının anlaşılması halinde belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber belediye ve altyapı hizmetlerinden (yol, su, elektrik, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vd. gibi) yararlanıp yararlanmadığının, özellikle etrafının meskûn olup olmadığının,taşınmaz belediye nazım imar planı içinde ise, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 17.04.1998 gün ve 1996/3-1998/1 sayılı kararı uyarınca bu plan kapsamına alındığı tarih ve plandaki konumunun, hangi amaçla plan kapsamına alındığının, yerleşim merkezlerine uzaklığının, altyapı hizmetlerinden yararlanma ve ulaşım olanaklarının, kullanma biçimi itibariyle iskan amacına yönelik yapılaşma olasılıklarının, belediye başkanlığından, dava konusu 121 ada 36 parsel sayılı taşınmazın 3194 sayılı Kanun'un 15 ve 16. maddeleri uyarınca hangi tarihte oluştuğunun belediye başkanlığı ve tapu müdürlüğünden araştırılarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik incelemeyle arsa olarak kabul edilerek bedel belirlenmesi, 2-Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazın satışı somut emsal alınmış olup, somut emsalin tapu kaydına göre üzerinde iki adet ev olduğu anlaşılmaktadır. Emsalin değerlendirme tarihindeki değeri bulunurken üzerindeki yapının satış tarihindeki değeri yıpranması da dikkate alınarak bulunup satış bedelinden düşülmesi, kalan değerinde arsa değeri olduğu kabul edilerek endekslenmek suretiyle değerlendirme tarihindeki m² değerinin bulunması, bundan sonra da dava konusu taşınmazla emsalin karşılaştırılması (konumu, imar durumu, yapılaşma olasılıkları, büyüklük-küçüklük vs.) yapılarak dava konusu taşınmazın değerinin bulunması gerektiğinin düşünülmemesi,3-Gerekçeli kararda Tedaş Genel Müdürlüğü lehine daimi irtifak hakkı tesisi kurulması gerekirken Tedaş lehine irtifak hakkı kurulmasına hükmedilmesi,4-11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarıyla getirilen “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.” ve “… bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” düzenlemeleri karşısında Harçlar Tarifesi uyarınca kamulaştırmasız el atma talebi yönünden maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.