MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 17. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/07/2012NUMARASI : 2011/337-2012/359Dava dilekçesinde, dava konusu vakıftan aldığı yetim aylığının kesilmesine ilişkin işlemin iptali ile birikmiş aylıklarının tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin babasının vefatı nedeniyle davalı vakıftan aldığı yetim aylığının tek taraflı olarak kesildiğini, bu kesilme işleminin iptali ile dava tarihine kadar birikmiş olan toplam yetim aylığının hesaplanarak tarafına ödenmesini istemiş; mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davanını reddine karar verilmiştir.Dava konusu Türkiye İş Bankası A.Ş. Mensupları Munzam Sosyal Güvenlik Hakları ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı’nın 3. maddesi, vakfın yararlananlarına veya diğer hak sahiplerine bu hususlarda düzenlenecek yönetmelik hükümleri gereğince yardım yapmak amacıyla kurulduğunu, ölüm, hastalık gibi hallerde yardımların doğrudan doğruya yapılabiliceğini; 28. maddesi, ölüm halinde diğer hak sahiplerine munzam sosyal güvenlik yardımı yapılacağını, bu yardımların miktar ve esaslarının çıkartılacak yönetmeliklerle saptanacağını; 40. maddesi, vakıf senedinin eski şekillerine göre kazanılmış hakların saklı ve yapılan işlemlerin geçerli olduğunu; Munzam Sosyal Güvenlik Hakları Yönetmeliğinin 2. maddesinde ise vakıf yararlananların vakıf mevzuatı kapsamında ölüm aylığı veya geliri bağlanan dul eşi, yetim çoçukları ile ana ve babası ile diğer hak sahipleri olduğunu; 10 maddesi de ölüm halinde diğer hak sahiplerine (çocuklara) yapılacak yardımlarını; 11. ve 12. maddeleri ise bağlanan yetim aylığının hangi koşullarda kesileceğini hükme bağlamıştır. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının davalı vakıf üyesi olan babası K.. Ç.. 23.03.1993 tarihinde vefatı üzerine vakıf senedi ve yönetmeliklerine göre hak sahibi olarak 01.04.1993 tarihinden geçerli olmak üzere yetim aylığı tahsis edildiği, ancak 01.12.1996 tarihinde davacının kendi çalışmalarından dolayı Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan gelir bağlandığı gerekçesiyle ödenmekte olan yetim aylığının 05.12.2007 tarihinden itibaren davalı tarafından kesildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda davalı vakıf Türk Medeni Yasası hükümlerine göre kurulmuş olduğundan, vakıf tüzel kişiliği ile üyesi arasında çıkan uyuşmazlıklara başta vakıf senedi ve yöntemince çıkartılmış bulunan yönetmeliğin ilgili hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Davacının yetim aylığını almaya başladığı 23.03.1993 tarihinde yürürlükte bulunan vakıf senedinin 3 ile Yönetmeliğin 1,10,11 ve 12. maddeleri hep birlikte değerlendirildiğinde; yetim aylığı almaya hak kazanan davacının, kendi çalışmaları ile sonradan Sosyal Güvenlik Kurumundan emekli olmasının yetim aylığının kesilme sebebi olarak düzenlenmediği, yetim aylığının kesilmesi sebebi olarak dayanılan bu hükmün 01.01.2003 tarihinde vakıf yönetmeliğine ilave edildiği, dolayısıyla üye ile vakıf arasındaki uyuşmazlıklarda başvurulması gereken en önemli dayanak olan vakıf senedinin 40. maddesine göre eski hükümler ve uygulamalara göre kazanılmış haklar saklı ve yapılan işlemler geçerli bulunduğundan, davacının almaya hak kazandığı aylığın sonradan çıkartılan bir yönetmelik maddesiyle elinden alınmasının açıkça dava konusu vakfın senet ve yönetmelikleri ile hukuk güvenliği ilkesine aykırı olduğu dikkate alınarak, davanın kabulü ile yetim aylığının kesilmesine yönelik işlemin iptali yerine, uyuşmazlıkta uygulanma olanağı bulunmayan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu hükümlerine göre değerlendirme yapan bilirkişi raporuna dayanılarak yerinde bulunmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.