MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, İcra Müdürlüğünün 2012/3811 sayılı takibe yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve %20'den az olmamak üzere icra inkar tazimatına hükmedilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı dava dilekçesinde, 2.142,85 TL asıl alacak 10.071,40 TL işlemiş faizden oluşan toplam 12.214,25 TL'lik alacağın tahsiline ilişkin olarak başlatmış olduğu İcra Müdürlüğü'nün 2012/3811 sayılı takibine yapılan itirazın iptali ile davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiş, mahkemece talebin kısmen kabulü ile İcra Müdürlüğü'nün 2012/3811 sayılı takibine yapılan itirazın iptali ile takibin 10.314,25 TL üzerinden devamına, 2.142,85 TL asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar aylık %10 faiz uygulanmak suretiyle davacıdan alınarak davalıya verilmesine ve kabul edilen miktarın %20'si olan 428,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, icra yoluyla tahsil edilen ortak gider alacaklarının faiz ve icra inkar tazminatlarının davacı dışındaki diğer kat maliklerine ödenmesi yönündeki 10.05.2008 tarihli kat malikleri kurulu kararının iptal edilmesine kadar geçerli kararlardan olduğu, davacı tarafından ayrıca dava konusu edilip bu kararın iptali üzerine icra takibinin yapıldığı, icra takibinden önce davalı yönetimin temerrüte düşürdüğüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı buna göre icra takip tarihinden öncesi için faiz istenemeyeceği dikkate alınmadan takip tarihinden önceki dönem faizi de hesaplanarak bu faize de hükmedilmiş olması,2-Asıl alacağın takip tarihinden itibaren yasal faizine hükmedilmesiyle yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde aylık %10 yasal faize hükmedilmiş olması,3-Alacak belirli ve likit olmadığı halde %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiş olması,Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.