MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDava dilekçesinde, katılma payı olarak tahsil edilen paradan her müvekkili için 500 TL olmak üzere 3.000 TL'nin tahsili, (A) ve (B) blok için ayrı yönetim teşkili, güvenlik kulübesinin her iki apartmanı görecek elverişli yere yapılması, aidatın yeniden tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;Dava konusu taşınmaz tek parsel üzerinde kat mülkiyeti kurulu taşınmazdır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunun 19. maddesinin ikinci fıkrasında “kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz.” denilmiş, 27. maddesinde ise anagayrimenkul, kat malikleri kurulunca yönetilir ve yönetim tarzı kanunların, emredici hükümleri saklı kalmak şartıyla bu kurul tarafından kararlaştırılacağı belirtilmiş, 28. maddenin 3. fıkrasına göre de yönetim planının değiştirilmesi için bütün kat maliklerinin beşte dördünün oyunun şart olduğu düzenlemesine yer verilmiştir. Bu hakkı malikler ya da onu temsil etmeye yetkili vekilleri tarafından kullanılabilir. Somut olayda mahkemece, sitede bulunan iki adet blok yönetiminin ayrılması, bunlar için ayrı birer yönetim oluşturulması ve bu yönetimlerin katılması ile site yönetimi oluşturulması, her bir blok yönünden elektrik ve su aboneliklerinin ayrıştırılması, sitede ortak kullanılan jenaratörün bakım ve işletme giderlerine arsa payı oranında katılım payı alınması, güvenlik kulübesinin yerinin yönetim planında belirlenmesi şeklinde karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan hakların kullanımı malik ya da onu temsil etmeye yetkili vekilleri tarafından kullanılabileceğinden, mahkemece maliklerin yerine geçerek bu şekilde bir karar verilemez. Buna göre mahkemece açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.