Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13445 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10063 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDava dilekçesinde ve birleşen davada .. İli ... İlçesi ... Mahallesi 4177 ada 22 ve 25 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Bilirkişi kurulunca somut emsal alınan ... Mahallesi 4158 ada 3 parsel sayılı taşınmazın dava konusu taşınmazla karşılaştırılması sonucunda; emsalin dava konusu taşınmazdan %650 daha değerli olduğu kabul edilmek suretiyle değerlendirme yapılmış ve mahkemece de bu rapora dayalı olarak hüküm kurulmuştur.2942 Sayılı Yasanın 11. maddesinin (d) bendi gereğince emlak vergi değerlerinin dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında gözönünde tutulması gerekir. Bu itibarla dava konusu taşınmazın ve emsalin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin oranı ile bilirkişi raporunda değerlendirmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişki giderilmelidir. Dosyadaki kayıtlara göre 2012 yılında dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas değeri 263,36 TL , emsal alınan ... Mahallesi 4158 ada 3 parselin vergi değeri ise 64,13 TL dir. Bu durumda emlak vergi değerleri bakımından dava konusu taşınmazın emsal taşınmazın değerinden daha fazla olduğu ve vergi değerlerinin bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmeye ters düşecek nitelikte olduğu açıktır. Dolayısıyla emsal taşınmazın uygun emsal olduğunun kabulü mümkün olmayıp, dava konusu taşınmaza vergi değerleri itibarıyla daha uygun emsaller bulunabileceği halde bu taşınmazı somut emsal olarak değerlendiren bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,2-Dosyada bulunan dava konusu taşınmaza ilişkin tapu kaydında "Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlığıdır" şerhi bulunduğu anlaşılmakla, taşınmaz üzerinde bulunan bu şerhin ve kayıtların davaya konu taşınmaza imar yönünden getirebileceği kısıtlamalar bulunup bulunmadığı araştırılarak, tapu kaydında bulunan mevcut şerhten dolayı herhangi bir kısıtlama bulunduğunun tesbiti halinde bunun taşınmazın değeri üzerinde yaratacağı olumsuz etkinin oranının saptanıp buna göre hesaplanacak miktarın taşınmazın tespit edilen değerinden düşülmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı bilirkişi kurulu raporu ile yetinilerek karar verilmesi, 3-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin 12. ve 13. fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih ve 2013/95-2014/176 sayılı kararıyla iptal edildiğinden, 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar için açılan davalarda, mahkeme ve icra harçlarının ve vekalet ücretinin nisbi olarak uygulanması gerektiği halde, mahkemece nisbi harç yerine maktu harca ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince salt mahkeme harcı yönünden BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.