Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13433 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1012 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili dava dilekçesinde davacının babası ...’ın yaşlılığı, unutkanlığı yanında mal varlığını iyi yönetemediğinden vasi atanmasını istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm vasi adayı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dava dilekçesinde; kısıtlı adayı ...’ın yaşlılığı, unutkanlığı yanında mal varlığını iyi yönetememesi nedeniyle de vasi atanması istenilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 405. maddesinde, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken veya başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan; 406. maddesinde ise, savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan veya başkalarının güvenliğini tehdit eden her erginin kısıtlanacağı hükme bağlanmıştır.Mahkemece, resmi sağlık kurulundan rapor alınarak ilgilinin akli durumu değerlendirilmiş ise de; malvarlığını kötü yönetme, savurganlık (TMK md. 406) iddiası yönünden kısıtlanması istenen ...'ın malvarlığının bulunup bulunmadığı, mevcutsa bunlara ilişkin tasarruflarının kendisini veya ailesini darlık ve yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açıp açmadığı, banka hesap hareketlerini gösterir kayıtların getirtilerek olağanüstü harcama bulunup bulunmadığı, Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde belirlenip tespit edilmemiştir. Taraflara bu yöndeki delillerini bildirmek üzere süre verilmesi, gösterdikleri takdirde toplanması ve bütün delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu bir karar verilmesi yerine, eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.