Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1303 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13774 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Buldan Asliye Ceza Mahkemesinin 10.04.2014 tarih 2013/300 Esas sayılı ihbarı ile ...'nın Medeni Kanunun 405 vd. maddeleri gereğince kısıtlanması talep edilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm vasi adayı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Buldan Asliye Ceza Mahkemesi'nce, ...'nın Türk Medeni Kanunu'nun 405. maddesi uyarınca kısıtlanması istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 405. maddesinde "Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır.Görevlerini yaparlarken vesayet altına alınmayı gerekli kılan bir durumun varlığını öğrenen idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.", 407/1. madde ve fıkrasında "Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergin kısıtlanır." hükümleri yer almaktadır. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; kısıtlı adayı ...'nın Buldan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/300 Esas 2014/66 Karar sayılı dosyasında mala zarar verme suçundan yargılandığı, bahsi geçen dosya kapsamında kısıtlı adayı hakkında düzenlenen ... Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nin 10.12.2013 tarihli sağlık kurulu raporunda "Bipolar Bozukluk, Manik Epizod" teşhisi konulduğu ve Türk Ceza Kanunu'nun 32/1. madde ve fıkrası kapsamında olduğunun belirtildiği, Asliye Ceza Mahkemesi'nce kısıtlı adayının cezai ehliyetinin olmadığından bahisle beraatine karar verildiği ve vesayet makamına ihbarda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ile ... Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nin 10.12.2013 tarihli sağlık kurulu raporu dikkate alındığında somut olayda mahkemece kısıtlı adayının TMK'nın 405. maddesine göre vesayet altına alınması gerekirken, 407. maddesine göre vesayet altına alınması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.