Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12673 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10146 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... Köyü 2756 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Değerlendirmeye alınan kavun, buğday ve samanın kuru tarlada 2014 yılına ilişkin dekar başına asgari ve azami verim miktarı ve üretim gideri (harcama kalemlerini tek tek gösteren) ile kg. başına toptan satış fiyatlarını gösteren veri cetvelinin gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünden getirtilip denetlenmemesi,2-2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca, bilirkişi kurulu arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazın, kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurlar ile her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ayrıca ilgililerin de beyanını dikkate alarak düzenleyeceği gerekçeli bir değerlendirme raporunda kamulaştırma bedeli tespit etmelidir. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre, iklim koşullarının elverdiği bazı yörelerde bir ürün hasat edildikten sonra toprağın yeniden hazırlanıp ikinci uygun ürün ekilebilmektedir. Bir yılda birden fazla ürün alınma imkanı bulunan yerlerde ülke genelinde bir yıldaki ikinci ürünün hazırlık ve yetiştirme süreleri de dikkate alındığında yılı aşan süre gerektiği de gözetilerek, iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün münavebe esası uygulanarak değerlendirme yapılması gerekmektedBuna göre bilirkişi kurulunca, iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün alınabileceğidikkate alınarak yıllık net gelirlerinin tümü üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, buğday %25, kavun %75 alınmak üzere, bir yılda iki ürün (buğday-kavun) üzerinden değerlendirme yapıldığı izlenimi uyandıracak şekilde ve ürünlerin net gelirlerine yüzdelik oranla değer biçilerek bedel tespiti yapan bilirkişi kurul raporuna göre karar verilmesi,3-Dava konusu taşınmazın yerleşim merkezine yakınlığı, ... Organize Sanayi Bölgesine yakınlığı, ... Devlet karayoluna ve havaalanına yakınlığı, etrafının sanayi tesisleri ile çevrili bulunması gibi özellikler dikkate alındığında açık tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza en az %300 oranda objektif artış etkisi yapacağı dikkate alınmadan %40 objektif artış veren bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,4-Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının yüzölçümü, geometrik şekli ve kullanım amacı dikkate alındığında bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen alan için herhangi bir değer kaybı olmayacağı düşünülmeden, hükme esas bilirkişi kurulu raporunda bu kısım için %10 değer kaybı verilerek yüksek bedel belirlenmesiDoğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.