MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili ile yönetim arasında kira ilişkisi olmadan, kapıcılık görevi nedeni ile oturduğu bölüm için icra tehdidi altında ödenen 6.075,00 TLnin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş; mahkemece, davanın davacının kiracı olup olmadığından kaynaklandığından, HUMK nun 4. maddesi gereğince sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu, ancak dairede kapıcı olarak oturulduğu iddia edildiğinden ve bu konuda çekişme olmadığından davanın kat malikleri aleyhine açılması gerektiği, davalının husumet ehliyetinin olmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı aleyhine,....Yöneticiliği tarafından, Mayıs 2009 - Nisan 2010 dönemine ait 3000,00 TL kira alacağı için...12.İcra Müdürlüğünün 4981 sayılı dosyası ile yürütülen takibe borçlunun yaptığı itirazın,...8. İcra Mahkemesinin 2011/531-1225 sayılı kararı ile kaldırılarak takibin devamına karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesince, temyiz kaabiliyeti bulunmaması nedeni ile temyiz dilekçesinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Dava, davacı tarafından, kira alacağı nedeni ile yapılan takipteki ödemelerin istirdadı için açılmış olup bu davalarda sulh hukuk mahkemesi görevli olduğundan; mahkemece, davaya sulh hukuk mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, husumet yokluğundan davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.