T.C.YARGITAY18. Hukuk DairesiY A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : İzmir 13. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/04/2015NUMARASI : 2012/1016-2015/1052-G.. B.. Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak parsel sayılı taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davalı G.. B.. yönünden davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı B.. B.. hakkında ise kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı B.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak incelenen İnönü Mahallesi 586 ada 105 parsel sayılı taşınmazın değerlendirmeye esas alınan satışına ilişkin resmi senedi incelendiğinde taşınmazın bahçeli tek katlı ev niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi kurulunca evin satış tarihindeki nitelikleri belirlenip o tarihteki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca yayımlanan yapı yaklaşık birim maliyet cetvelindeki sınıfına göre değeri bulunup (yıpranma payı düşüldükten sonra) bu değerin toplam satış değerinden indirimi yapılarak somut emsalin m² satış değerinin belirlenmesi veya satış tarihinde taşınmaz üzerinde ev veya herhangi bir yapı bulunmadığı iddia ediliyorsa buna dair tespitler ve belgeleri ibraz edilmesi gerekirken bu hususlarda hiçbir açıklama yapılmadan satış bedelinin yalnızca zemine ait olduğunun kabulü ile emsal m² değerinin hesaplanması,2-2942 sayılı Yasa'nın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi gereği emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırılmasında gözönünde tutulması gerekir. Buna göre dava konusu taşınmaz ve emsallerin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin ilgili belediye başkanlığından 2012 yılı itibarıyla getirtilerek karşılaştırılması ve değerlendirmeye esas alınan oranlar fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişkinin giderilmesi gerekir../..Mahkemece, değerlendirmeye esas alınan bilirkişi kurulu raporunun yukarıda açıklanan esaslara uygun düşmediği gözetilmeden, gerekli araştırma ve yeterli incelemeyi içermeyen rapora itibarla hüküm kurulması,3-Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsiline karar verilen durumlarda tapu kaydında haciz ve ipotek gibi şerhler varsa bunların hükmedilen bedele yansıtılması gerekmektedir. Mahkemece güncel tapu kaydı getirtilip taşınmazda haciz veya ipotek şerhi tespit edildiği takdirde hükmedilen bedele yansıtılmasına ilişkin karar verilmesi gerekirken taşınmazın dosyada mevcut 2013 tarihli tapu kaydında bu yönde bir şerh olmadığı halde “varsa taşınmaz üzerinde davacı ile ilgili haciz, ipotek, tahdit ve benzeri şerhlerin ana taşınmaza aktarılmasına” şeklinde hüküm kurulması, 4-2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçlarının nispi olarak uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.