MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiY A R G I T A Y K A R A R IDava dilekçesinde 16.02.2012 tarihli kat malikleri kurulu toplantısının ve özellikle bu toplantıda alınan kararlardan asansör ve otopark yapımına olur veren 7. maddenin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyaya getirtilen ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/519 Esas, 2010/997 Karar sayılı dosyasında aynı taşınmaza ilişkin ve aynı mahiyette kararların alındığı 22.12.2005 tarihli kat malikleri kurulu kararlarının iptali istenilmiş, mahkemece davanın kabülüne karar verilmiş, söz konusu karar Dairemiz incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Anılan dosyada hükme esas alınan 24.01.2007 tarihli bilirkişi raporuna göre; taşınmazın onaylı projesinde merdiven holünde asansörün, asansör yeri kuyu ve kulesinin mevcut olmadığı, bina ön bahçesinin boş alan, arka bahçesinin ise bahçe olarak gösterildiği, eldeki dava dosyasında hükme esas alınan 17.05.2013 tarihli bilirkişi raporuna göre; dosyada mevcut asansör projesinin binanın mimari durumunun elverişli olması nedeniyle uygun biçimde uygulanması ve asansör tesis edilmesinin mümkün olacağı, apartmanın mimari projesine göre halihazırda yeşil alan olarak düzenlenmiş bölümlerin herhangi bir amaca özgülenmemiş boş halde olduğu, Dairemizin geri çevirme kararı sonrası alınan ... Belediye Başkanlığının 06.10.2015 tarihli cevabında ise; söz konusu ada ve parselde bulunan bina ile ilgili olarak herhangi bir tadilat projesinin bulunmadığı, ancak 25.07.2007 tarih ve 22561 sayılı dilekçe ile yapılan başvuru üzerine binaya ait 09.06.1965 onay tarihli mimari proje üzerine tashihen asansör yeri ve makine dairesinin 14.11.2007 tarihinde işlendiği, 15.02.2008 gün ve 4696 sayılı yazılarında ilgililerine tashihatların 30.05.1967 tarih ve 69 sayılı yapı ruhsatına işlendiğinin bildirildiği, onaylı mimari proje üzerinde otopark yerinin düzenlenmediğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece 24.01.2007 ve 17.05.2013 tarihli bilirkişi raporları ile ...Belediye Başkanlığının 06.10.2015 tarihli cevabında belirttiği hususlar arasındaki çelişkinin dikkate alınmamış ve nedenlerinin araştırılmamış olması,Ayrıca;2-634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 42. maddesine 01.07.2005 tarihinde eklenen ikinci fıkrasında “Engellilerin yaşamı için zorunluluk göstermesi hâlinde, proje tadili kat maliklerinin en geç üç ay içerisinde yapacağı toplantıda görüşülerek sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karara bağlanır. Toplantının bu süre içerisinde yapılamaması veya tadilat talebinin çoğunlukla kabul edilmemesi durumunda; ilgili kat malikinin talebi üzerine bina güvenliğinin tehlikeye sokulmadığını bildirir komisyon raporuna istinaden ilgili mercilerden alınacak tasdikli proje değişikliği veya krokiye göre inşaat, onarım ve tesis yapılır. İlgili merciler, tasdikli proje değişikliği veya kroki taleplerini en geç altı ay içinde sonuçlandırır. Komisyonun teşkili, çalışma usûlü ile engellinin kullanımından sonraki süreç ile ilgili usûl ve esaslar... ve ... Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.“ düzenlemesi getirilmiştir. Mahkemece anılan yasa hükmü gözetilip, mahallinde apartmanın mimari projesinin de uygulanması suretiyle yeniden keşif yapılarak, uygulamayı izlemeye olanak veren kroki düzenlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması,Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacılar yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 03.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.