MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi.Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... Mahallesi 153 ada 121, 122, 123 ve 124 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise bir kısım davalılar vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 20.10.2015 gününde temyiz edenlerden bir kısım davalılar vekili Av.... ile davacı vekili Av...geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosya eksiklik nedeniyle geri çevrilmiş, bu kez iade edilmekle dosyadaki bilgi ve belgeler okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak1-2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca, bilirkişi kurulu sulu tarım arazisi niteliğindeki dava konusu 121,122 ve 123 parsel sayılı taşınmazların, kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurlar ile her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle, ayrıca ilgililerin de beyanını dikkate alarak düzenleyeceği gerekçeli bir değerlendirme raporunda kamulaştırma bedelini tespit etmelidir. Dairemizce aynı kamulaştırma kapsamında aynı bölgeden gelen ve temyiz incelemesi yapılan...1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/264 Esas, 2014/352 Karar, (Dairenin 2016/8797 Esas, 2016/10600 Karar) numaralı dosyasında hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda sulu tarım arazisi için; buğday (yan ürün saman), domates ve silajlık mısırın münavebeye alındığı, bu münavebe planının Dairemizce de kabul edildiği, ancak bahsi geçen dosyada bilirkişi kurulunca, iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün alınabileceği dikkate alınarak yıllık net gelirlerinin tümü üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, buğday %25, silajlık mısır %25, domates %50 alınmak üzere, bir yılda üç ürün (buğday-silajlık mısır- domates) üzerinden değerlendirme yapıldığı izlenimi uyandıracak şekilde ve ürünlerin net gelirlerine yüzdelik oranla değer biçilerek bedel tespiti yapılmasının doğru görülmediği anlaşılmaktadır. Buna göre dava konusu taşınmazın bedel tespitinde münavebeye buğday, silajlık mısır ve domates alınması gerekirken aynı kamulaştırma kapsamında aynı bölgeden gelen temyiz incelemesi yapılan kuru tarım arazilerinde kabul edilen buğday (yan ürün saman), kavun münavebesi uygulanmak ve iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün alınabileceği dikkate alınarak yıllık net gelirlerinin tümü üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, buğday %25, kavun %75 alınmak üzere, bir yılda iki ürün (buğday-kavun) üzerinden değerlendirme yapıldığı izlenimi uyandıracak şekilde ,ürünlerin net gelirlerine yüzdelik oranla değer biçilerek ve münavebeye alınacak ürünlerde çelişkiye düşecek şekilde bedel tespiti yapan bilirkişi kurul raporuna göre karar verilmesi, 2-Dava konusu 121,122 ve 123 parsel sayılı taşınmazlarının bulunduğu yer, konumu ve bilirkişi raporunda belirtilen objektif değer artışına etki eden hususlar dikkate alındığında, %250, 124 parsel bakımından %125 oranında objektif değer artışı uygulanması gerekirken %80 oranında objektif artış veren bilirkişi raporunun karara esas alınması, 3-Dava konusu 124 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu yörede 2013 yılında meydana gelen soğuk zarar sebebiyle verimde düşüş olduğu bilirkişi raporunda açıklandığına göre ilçe .... müdürlüğünün kiraz için bildirdiği 2011-2012-2013 yılları verim, fiyat ve üretim giderlerinin ortalaması alınmak suretiyle kirazın m² değerinin belirlenmesi gerekirken kirazın verimi 600 kg, satış fiyatını 4,25 TL, masrafı ise 1,020 TL üzerinden hesaplayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuş olması,4-Dava konusu 122, 123 ve 124 parsel taşınmazın kullanım amacı, yüzölçümü ve geometrik şekli dikkate alındığında kamulaştırmadan arta kalan kısımda en az %80 değer kaybı olacağı düşünülmeden, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda taşınmazların bir bölümü için sırasıyla % 60, %75 ve %70 oranında değer kaybı verilerek düşük bedel belirlenmiş olması,Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa, davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalılara iadesine, 10.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.