Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10810 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9107 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... Mahallesi 63 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiş, bir kısım davalılar vekili duruşma istemiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve duruşma istemi pul yokluğundan reddedildikten sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü:Mahkemece bozmaya uyulmuşsa da, gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.Şöyle ki;Dairenin bozma ilamına göre; 2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11.maddesinin 1.fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulları, arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir. Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında ise bilirkişi kurullarınca taşınmazın sulu ya da kuru niteliğine göre münavebeye alınan ürünlerin dekar başına ortalama verimi ve üretim giderleri ile kg. başına ortalama satış fiyatlarını içeren veri cetvelleri tarım müdürlüğünden getirtilip, değerlendirmenin bu verilere uygun biçimde yapılması gerekir. Taşınmaz kuru tarım arazisi olarak kabul edildiğinde öncelikle bilirkişi tarafından münavebeye alınan ürünlerin kuru tarım arazilerinde ekilmesi mutad ürünler olup olmadığı, değil ise ekilmesi mutad olan ürünlerin neler olduğu gıda tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünden sorularak, bu ürünlere ait dekar başına ortalama verimi, kg başına satış fiyatı ve üretim giderleri getirtilerek, bu veriler esas alınmak suretiyle taşınmazın değeri tespit edilmelidir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; taşınmazın kuru tarım arazisi olarak değerlendirildiği, .... nün 31.03.2016 tarihli cevabına göre ilçe genelinde ve kuru tarım arazilerinde ekilmesi mutad olmayan bezelye, bamya ve ıspanağın münavebeye alındığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede ekilmesi mutad olup münavebeye alınacak ürünlerin neler olduğu gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünden tespit edilemediği takdirde civar ilçelerden sorulup, bu ürünlere ait dekar başına ortalama verimi, kg başına satış fiyatı ve üretim giderlerine ilişkin veri cetvelinin getirtilerek düzenlenecek rapora göre hüküm kurulması gerekirken, yetersiz araştırma, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalılara iadesine, 29.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.