Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 802 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 25026 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Müşteki ... Sulama Birligi Başkanlığı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde; Kendisine duruşma günü ve saati usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen ilk olarak kamu davası açıldıktan sonra hüküm tefhim olunduğu sırada duruşmaya geldiği anlaşılan müşteki vekilinin usulüne uygun şekilde mahkemeye başvurarak katılan sıfatını kazanmadığı, 15.04.2014 ve 13.05.2014 tarihli temyiz dilekçeleri içeriğinde katılma yönünde bir iradesinin bulunmadığı, bu nedenle hükmü temyiz etme hakkına sahip olmadığı anlaşıldığından, müşteki vekilinin 15.04.2014 tarihli temyiz isteminin aynı Yasa'nın 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,2-Sanık ... ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafilerinin temyiz taleplerinin incelenmesinde; Hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçu da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usullere göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sanık ve suça sürüklenen çocukların hukuki durumlarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 30.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.