Hırsızlık suçundan sanık ...'nun, mağdurlar ... ve ...'e yönelik eylemleri nedeniyle 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 492/1, 522/1 ve 71. maddeleri uyarınca 4 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bingöl 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/12/2004 tarihli, 2002/301 Esas ve 2004/405 sayılı Kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı'nca verilen 21/06/2016 gün ve 94660652-105-12-5476-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 11/07/2016 gün ve 2016/272125 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Dosya kapsamına göre,1-Müştekiler ...'in, çalınan hayvanlarının soruşturma aşamasında bir kısmının kendilerine teslim edildiği kalan kısmının ise ücretlerini aldıklarını beyan ettikleri, yine dosya içerisinde bulunan soruşturma aşamasında düzenlenen suça konu hayvanlara ilişkin teslim tesellüm tutanakları karşısında, sanık hakkında lehe yasa değerlendirmesi yapılarak etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasında,2-Sanığın suçu gece sayılan zaman diliminde işlediğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu gösterilmeden, müştekilere karşı eylemini gece vaktinde işlediğinden bahisle 765 sayılı Kanun'un 492/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesinde, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Sanık ... hakkında Bingöl 1. Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda kurulan 14.12.2004 tarih, 2002/301 Esas ve 2004/305 Karar sayılı hükmün Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 30.12.2005 tarih, 2005/11876 Esas ve 2005/12950 Karar sayılı ilamı ile sanık ...'nun temyiz talebinin CMUK'nun 317. maddesi gereğince reddine karar verilmesi ile kesinleştiği, 01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı TCK'nın yürürlülüğe girmesi üzerine sanık hakkında Bingöl 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.11.2006 tarih, 2006/181 Esas ve 2006/381 Karar sayılı hükmü ile uyarlama yargılaması yapılarak yeniden hüküm kurulduğu ve esasen uyarlama yargılaması neticesinde kurulan hükmün de sanık tarafından temyiz yasa yoluna taşındığı ve halen bu dosyanın derdest bulunduğu, bu aşamada kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamenin birinci fıkrasında belirtilen konuda kanun yararına bozma isteğinde bulunulamayacağı anlaşıldığından kanun yararına bozma isteminin birinci fıkrasındaki talebin REDDİNE, 2-Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki iki nolu bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Bingöl 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 14/12/2004 tarih, 2002/301 Esas ve 2004/305 sayılı Kararının CMK'nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca BOZULMASINA, Bozma nedenine göre uygulama yapılarak; mağdurların küçükbaş hayvanlarının kendi evlerinden ayrı birbirinden bağımsız tamamen hayvan korunmasına mahsus ve kapısı kilitli olmayan bina niteliğinde ahırlardan belirlenemeyen bir zaman dilimi içerisinde sanık tarafından çalındığı sabit olduğundan;1-Sanığın mağdur ...'e karşı üzerine atılı hırsızlık suçunu işlediği anlaşıldığından, sübut bulan eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 491/5. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, fiilin diğer özellikleri, kastın yoğunluğu ile sanığın geçmişi, şahsi ve sosyal durumu, fiilden sonraki davranışı gibi nedenler gözönünde bulundurularak takdiren 1 sene hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın çalmış olduğu keçilerin suç tarihindeki toplam değeri günün ekonomik koşulları ve paranın satın alma gücü dikkate alınarak pek fahiş olduğu değerlendirildiğinden cezasından TCK'nın 522/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak neticeten 1 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, şartları oluşmadığı anlaşıldığından sanık hakkında TCK'nın 523. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, sanığa verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın süresi itibariyle takdiren 647 sayılı Yasa'nın 4. maddesi gereğince para cezasına çevrilmesine yer olmadığına, 2-Sanığın mağdur Taceddin Beliren'e karşı üzerine atılı hırsızlık suçunu işlediği anlaşıldığından, sübut bulan eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 491/5. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, fiilin diğer özellikleri, kastın yoğunluğu ile sanığın geçmişi, şahsi ve sosyal durumu, fiilden sonraki davranışı gibi nedenler gözönünde bulundurularak takdiren 1 sene hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın çalmış olduğu keçilerin suç tarihindeki toplam değeri günün ekonomik koşulları ve paranın satın alma gücü dikkate alınarak normal olduğu değerlendirildiğinden cezasından TCK'nın 522/1. maddesi gereğince takdiren indirim yapılmasına yer olmadığına, şartları oluşmadığı anlaşıldığından sanık hakkında TCK'nın 523. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, sanığın kişiliğine, sair hallerine ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre sanığa verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın 647 sayılı Yasa'nın 4. maddesi gereğince para cezasına çevrilmesine yer olmadığına, 3-Sanığa her iki suçu nedeniyle verilen aynı neviden olan şahsi hürriyeti bağlayıcı cezaların 765 sayılı TCK'nın 71. maddesi gereğince toplanarak sanığın neticeten 2 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 4-Sanığa verilen hürriyeti bağlıyıcı cezanın süresi itibariyle takdiren 647 sayılı Yasa'nın 6. maddesi gereğince ertelenmesine yer olmadığına, 5-İnfazın bu şekilde yapılmasına, hükümlerin diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, 19/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.