Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 572 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 22190 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz talebinin incelenmesinde;19/02/2014 tarihli karar, Cumhuriyet savcısı tarafından 21/04/2014 tarihinde temyiz edilmiş olup, 1412 sayılı CMUK'nun 310/3. maddesinde öngörülen bir aylık temyiz süresinin geçmiş bulunduğu anlaşıldığından, 5230 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,B-Suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz talebinin incelenmesi neticesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocukların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-Kabule göre de; Suça sürüklenen çocuk ...'ın polisler tarafından elindeki çuvalla birlikte yakalanması nedeniyle çaldığı eşyaların rızai iadesinin söz konusu olmadığı gözetilmeden TCK'nın 168. maddesinin uygulanması,3-Suça sürüklenen çocuk ...'nun müştekiden çaldıkları eşyaları soruşturma aşamasında teslim ederek zararı giderdiklerinin anlaşılması karşısında TCK'nın 168/2. maddesi uyarınca yapılacak indirim oranının 1/2'den fazla olması gerektiğinin gözetilmemesi,4-Hapis cezasının TCK'nın 50/1-f maddesi uyarınca "kamuya yararlı bir işte çalıştırılma" seçenek yaptırımına çevrilmesi ile yetinilmesi yerine, infazı kısıtlar tarzda "yardımcı hizmetler sınıfında çalıştırılması seçenek yaptırımına çevrilmesine" karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, suça sürüklenen çocuk ...'ın CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca cezanın süresi bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.