MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSuç : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını ihlal HÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: A-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 50/5. maddesinde öngörülen düzenlemeye göre, hükmolunan cezanın türü ve miktarına göre, 1412 sayılı CMUK’nun 5219 sayılı Yasa ile değişik 305/1. maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,B-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Suça sürüklenen çocuk hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi gereğince kurulan “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin kararın, aynı Yasa maddesinin 12. fıkrası gereğince temyizi olanaklı olmayıp itirazı olanaklı kararlardan olması nedeniyle ve 5271 sayılı CMK'nın 264/1. maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocuk ... müdafii yönünden yasa yolu ile merciinde yanılmanın yasa yoluna başvuru hakkını ortadan kaldırmayacağından, aynı maddenin 2. fıkrasına göre itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, C-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak;Müştekinin soruşturma aşamasında suçun 10.03.2010 günü saat 18.30-20.30 saatleri arasında işlendiğini ifade etmiş olduğu, suç tarihinde ise güneşin 18.09 sıralarında battığının, bu nedenle suçun gündüz sayılan zaman diliminde işlendiğinin kabulü gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, uygulama olanağı bulunmayan TCK'nın 143. maddesi ile uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden TCK'nın 143.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, TCK'nın 142/1-b maddesi gereğince belirlenen "2 yıl" hapis cezasından aynı Yasa'nın 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılması sonucu "1 yıl 4 ay" hapis cezası olarak, yine aynı Yasa'nın 62/1. maddesi gereğince cezadan 1/6 oranında indirim yapılarak sonuç cezanın "1 yıl 1 ay 10 gün" hapis cezası olarak ve denetim süresinin de hapis cezası miktarı olarak belirlenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.