Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5142 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 13376 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : BeraatMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:Dosya kapsamından, müştekinin eski kiracısı olan sanığın, olay günü saat 13.30 sıralarında müşteki ile yolda karşılaşıp sohbet ettikleri, müştekinin, bir arkadaşının evine gittiğini bu yolla öğrenen sanığın, saat 13.45 sıralarında müştekinin ikametine geldiği, tanık ...'ın sanığı görerek ne aradığını sorduğu, sanığın da müştekinin yanına geldiğini söylediği, tanığın, müştekinin az evvel evden ayrıldığını belirtmesine rağmen, sanığın cevaben “yok gördüm, biraz önce geldi” diyerek, otomatın arızalı olması nedeniyle tanık Hatice'nin gelerek açtığı cümle kapısından içeri girip, müştekinin yukarıdaki dairesine doğru çıktığı, tanık Hatice'nin de devamında ikametine geri dönüp sonrasını görmediği, aynı gün saat 16.00 sıralarında evine gelen müştekinin, daire giriş kapı kilidinin kırılarak içerden 1.000,00 TL para ile 20 adet Cumhuriyet altınının çalındığını anlayarak alt komşusu ve aynı zamanda kiracısı olan tanık ... sorduğunda, tanığın, sanığın geldiğini söylemesi üzerine müştekinin sanıktan şüphelendiğini belirtip müracaatta bulunduğu, bu yolla yakalanan sanığın, olay günü müştekinin evine gittiği, ancak müştekiyi bulamayınca oradan ayrıldığını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, CMK'nın 210. maddesi uyarınca hırsızlık olayının tek görgü tanığı olan tanık ...'ın yöntemince celp edilerek, ayrıntılı beyanlarının alınması ile elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi ve ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141, 5271 sayılı CMK'nın 34/1, 230. ve 1412 sayılı CMUK'nun 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ile ulaşılan kanaatın belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 12.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.