Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3819 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10651 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlalHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... haklarında hırsızlık suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan hüküm kurulması, karşı temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafilerinin temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle eleştiri dışında diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 2-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;Sanık hakkında erteleme hükümleri değerlendirilirken, pişmanlık göstermeyip, tekrar suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat gelmediğinden uygulanmamasına karar verildiği, aynı gerekçenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 231/6-b. maddesi uyarınca da aranan şartlardan olduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;Sanık hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresince işlem yapılması olanaklı görülmüştür.Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan hüküm kurulması, karşı temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan .../...aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-6183 sayılı Kanun'un 106/1. maddesinde belirlenen miktardan az gerçekleşen yargılama masrafının, 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK'nın 324/4 maddesi gereğince devlet hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle kısmen tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ve yargılama giderlerine ilişkin bölümün” çıkartılması ile yerlerine “ Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına ve TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına ve sanığın payına düşen 7,43 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun'un 106/1. maddesinde belirlenen miktardan az olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesi gereğince devlet hâzinesine yüklenmesine” cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... haklarında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak;Suç nedeniyle oluşan maddi bir zararın bulunmaması, suça sürüklenen çocuklar hakkında verilen cezaların ertelenmesi ve suç tarihinde sabıkasız olmaları ile mahkemenin 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinin uygulanmamasını "maddi zarar giderilmediğinden" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeye bağlayarak hüküm kurduğunun anlaşılması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafilerinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 22.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.