Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3595 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11002 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesiHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Müşteki .... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;17.03.2007 günü meydana gelen hırsızlık suçunun konusunu oluşturan 710 litre mazotun .....ye ait arazide park halinde bulunan katılan ...'e ait mazot tankından hırsızlandığı, yani çalınan mazotun mülkiyetinin katılan ...'e ait olduğu, bu nedenle iddianamede ...'in müşteki olarak gösterildiği, ....ye yönelik 31.03.2007 günü gerçekleştirilen hırsızlık eylemi ile ilgili olarak ise...Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/219-343 E-K. sayılı dava dosyasında kamu davası açıldığı ve bu davanın ayrıca yürütüldüğü, özetle katılan ...'e yönelik hırsızlık suçundan açılan kamu davasında ....'nin doğrudan zarar görmemesi nedeniyle kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı, mahkemece katılan olmasına karar verilmesi de temyiz hakkı vermeyeceği anlaşıldığından, ....vekilinin temyiz talebinin 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, 2- Sanık ... müdafiinin temyiz nedeninin incelemesinde; Mahkemece “sanığın daha önceden sabıkasız oluşu, suçtan duyduğu pişmanlık ve tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede olumlu vicdani kanaat oluşması” gerekçe gösterilerek sanık hakkında verilen hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilirken,“ sanığın tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkemede olumlu vicdani kanaat oluşmaması” hususu gerekçe gösterilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi suretiyle çelişki yaratılmış ise de, neticede suçtan doğan zararın giderilmediği ve bu haliyle 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesi gereğince sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşıldığından, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak;Kısa süreli hapis cezasının ertelenmesi halinde ise 5237 sayılı TCK'nın 53/4. maddesine göre, aynı Yasa'nın 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılma kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.