Nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 143, 151/1, 35/2, 62/2 ve 52/2. maddeleri gereğince 11 ay 20 gün hapis ve 200,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi gereğince nitelikli hırsızlık suçundan hükmolunan 11 ay 20 gün hapis cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair. ..... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 05/11/2008 tarihli ve ..... Esas, ..... sayılı Kararını müteakip, nitelikli hırsızlık suçu açısından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı yönünden sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinin ihbar edilmesi üzerine sanık hakkında yeniden yapılan yargılama sonucunda 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından 5237 sayılı Kanun'un 142/1-b, 143. 151/1. 35/2, 62/2 ve 52/2. maddeleri gereğince 11 ay 20 gün hapis ve 200,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, nitelikli hırsızlık suçundan hükmolunan hapis cezasının aynı Kanun'un 51/1. maddesi gereğince ertelenmesine ilişkin, aynı Mahkemenin 26/03/2014 tarihli ve ..... Esas, .....sayılı hükmü aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 17.11.2015 tarih ve 2015-23791/74893 sayılı kanun yarrına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 24.12.2015 tarih ve ..... sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;1-Nitelikli hırsızlık suçu yönünden, ..... Asliye Ceza Mahkemesi'nce duruşma açılarak sanık hakkında hüküm kurulmuş ise de. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. fıkrasında yer alan ‘'Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." şeklindeki düzenleme nazara alındığında, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında mahkemece daha önce açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükmün açıklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, ilk hükümden farklı olarak hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesinde,2-Batman 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 05/11/2008 tarihli ve 2008/441 Esas, 2008/544 sayılı Kararında sanık hakkında sadece hırsızlık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği gözetilmeden, denetim süresinde sanığın kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine mahkemece 16/07/2009 tarihinde kesinleşip infaza verilen mala zarar verme suçu yönünden de değerlendirme yapılarak sanığın 200,00 Türk Lirası adli para cczası ile cezalandırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:1-(2) nolu kanun yararına bozma talebi hakkında yapılan değerlendirmede;Mala zarar verme suçundan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK'nın 151/1, 62/2, 52/2 maddeleri uyarınca 200,00 TL gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ...... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 05.11.2008 tarih ve ..... Esas, ..... sayılı Kararı ile karar verildiği, hükmolunan adli para cezasının niteliği itibariyle kesin olduğu 200,00 Türk Lirası gün adli para cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmediği, esasen bu kararın kesinleştirilerek infaza da verildiği, nitelikli hırsızlık suçundan sanık hakkında verilen 11 ay 20 gün hapis cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına aynı hükümde karar verilmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinin ihbar edilmesi üzerine sanık hakkında yeniden yapılan yargılama sonucunda 5271 sayılı Kanun’nun 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b, 143, 35/2, 151/1, 62/2 ve 52/2 maddeleri gereğince 11 ay 20 gün hapis ve 200,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, nitelikli hırsızlık suçundan hükmolunun hapis cezasının aynı Kanun’un 51/1. maddesi gereğince ertelenmesine ilişkin ..... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 26.03.2014 tarih ve ..... Esas, ..... sayılı Kararının mala zarar verme suçu yönünden yok hükmünde olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bu husustaki kanun yararına bozma isteminin REDDİNE,2- (1) nolu kanun yararına bozma talebi hakkında yapılan değerlendirmede;Açıklanması geri bırakılan hükmün, açıklanması için 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca duruşma açılarak, hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlediğinin ya da denetim serbestlik tedbirine ilişkin hükümlülüklerin yasal ve geçerli bir mazereti bulunmadığı halde yerine getirilmediğinin yapılan duruşma sonunda tesbiti halinde, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 11. fıkrası gereğince hüküm ilk şekliyle açıklanır.Bu hallerden hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlediğinin saptanması durumunda mahkemece yapılacak işlem, önceden verilen ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olması nedeniyle hukuki varlık kazanmayan hükmün açıklanmasından ibarettir.Yapılan açıklamalar gözetilerek somut olay değerlendirildiğinde; denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediği anlaşılan sanık hakkındaki, açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi yerine, CMK'nın 231. maddesinin 11. fıkrasının 2. cümlesindeki hükme aykırı olarak 05/11/2008 tarihli ve .....Esas, ..... Karar sayılı hükümden farklı olarak hükmolunan hapis cezasının TCK’nın 51/1 maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmesi Kanuna aykırı bulunmakla, bu husustaki 1 nolu kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden ...... Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilip kesinleşen 26/03/2014 tarihli ve ..... Esas, ..... sayılı Kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca aleyhe tesir etmemek üzere BOZULMASINA, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.