Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2035 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3201 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: I-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanığın üzerine atılı konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunu birden fazla kişi ile birlikte işlediğine dair kesin ve inandırıcı deliller bulunmadığı gibi, TCK'nın 119/1-c. fıkrasında; suçun birden fazla kişi ile birlikte işlenmesini suça doğrudan iştiraki anlamında düzenleme altına alındığı ve suça azmettirmenin “suçu birlikte işlemek” olarak değerlendirilemeyeceğinin dikkate alınmadan sanık ...'ın azmettirmesi ile suçun işlendiğinden bahisle sanık hakkında TCK'nın 119/1-c. fıkrası uyarınca ceza artırımı yapılması,2-T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,3-Sanıklardan eşit olarak tahsiline karar verilen 12,80 TL yargılama giderinin, 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda terkin edilecek miktar olan 20 TL'nin altında kaldığının anlaşılması karşısında, hazineye yükletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş sanık ... müdafii ve O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında konut .../...dokunulmazlığını ihlal etme suçu bakımından kurulan hükümden TCK'nın 119/1-c. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılarak sonuç cezanın “6 ay 20 gün hapis cezası” olarak ve T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" ve yargılama giderine ilişkin bölümlerin tüm hükümlerden çıkartılması ile yerine "TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibaresi ve "Sanıklar hakkında yargılama gideri olarak hesaplanan 12,80 TL'nin, 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda hazineye yükletilmesine" tümcelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; 1-Sanık ...'un, sanık ...'in tüm suçlarına azmettirici olarak katıldığı kabul edilip üzerine atılı tüm suçlardan cezalandırılmasına karar verilmişse de; dosyadaki mevcut olay tarihine ilişkin telefon görüşmelerine ilişkin HTS kayıtlarına bakıldığında; sanık ...'ın olay günü diğer sanık ... ile görüşme ve mesajlaşma yapmadığı, görüşme yapılan baz istasyonlarına göre İzmir'de bulunduğu, sanığın diğer sanık ...'ın işlediği suçlara azmettirici olarak katıldığına ilişkin şüpheden uzak, kesin nitelikte delillerin bulunmadığı dikkate alınarak delil yetersizliğinden beraatine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde ve gerekçelerle tüm suçlardan azmettirici olarak mahkumiyetine karar verilmiş olması,Kabule göre de; 2-Sanığın üzerine atılı konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunu birden fazla kişi ile birlikte işlediğinden bahisle hakkında TCK'nın 119/1-c. fıkrası uyarınca ceza artırımı yapılmışsa da; bu fıkrada suçun birden fazla kişi ile birlikte işlenmesini suça doğrudan iştiraki anlamında düzenleme altına alındığı ve suça azmettirmenin “suçu birlikte işlemek” olarak değerlendirilemeyeceğinin dikkate alınmadan sanık hakkında TCK'nın 119/1-c. fıkrası uyarınca ceza artırımı yapılması,3-T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,4-Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Silvan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2007/3 Esas ve 2008/159 Karar nolu ilamın askeri suç olması nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 58/4. maddesi uyarınca tekerrüre esas olamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.