Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1474 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 21408 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Müşteki ve eşinin birlikte yürüdükleri esnada karşılarından sanığın gelerek kendini Doktor Murat olarak tanıttığı, büyük oğluna 250,00 TL borcu olduğunu söyleyerek 300,00 TL uzattığı, 50,00 TL bozuk para için önce eşine soran müştekinin daha sonra cebindeki 800,00 TL parasını çıkarıp baktığı esnada, sanığın bu parayı alıp cüzdanda taşıması gerektiğini söylediği, bunun üzerine müştekinin arka cebinde bulunan 2.000,00 TL parayı da çıkartıp ''Ben parayı cüzdanda taşımam açıkta taşırım" dediği, sanığın 2.000,00 TL parayı da aldığı, almış olduğu toplam 2.800,00 TL parayı cebinden çıkartmış olduğu kağıda sarıp müştekinin eşinin çantasına koyar gibi yaptığı, çantaya koymadan 2.800,00 TL parayı alıp koşarak kaçtığı şeklinde gerçekleşen olayda; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 141/1. maddesinde yazılı hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun'un 142/2-b maddesi ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Anayasa Mahkemesi'nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 3-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan Kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek, 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usullere göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 09.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.