MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Sanık ... ...'ın 26.11.2010 tarih, 2009/109-944 E-K. sayılı ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;Gerekçeli kararın, 30.06.2010 tarihinde meşruhatlı davetiye ile bizzat sanığın kendisine tebliğ edildiği, sanığın 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi delaletiyle halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 310/1. maddesinde öngörülen 1 haftalık yasal süreden sonra 09.08.2010 tarihinde kararı temyiz ettiği, bu nedenle mahkemenin red kararına karşı sanık ... ...'ın temyiz talebi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan 26.11.2010 tarih, 2009/109-944 E-K. Ek karar sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin kararın tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,2-Sanık ... ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümde TCK'nın 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından; özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanık hakkında mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerde 5237 sayılı Yasa'nın 53. maddesi ile uygulama yapılmaması ise infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görüldüğünden, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-Yapılan yargılama giderlerinin, sanıktan payı oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken, tahsil şekli gösterilmeksizin sanığa yüklenilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı davranılması, bu dava sebebiyle yapılan toplam 18,00 TL yargılama giderinden sanığın payına düşen miktarın 6352 sayılı Yasa'nın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ...'ın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" hükümden çıkartılması ile yerine "TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi, yargılama giderlerinin sanık ... ...'dan tahsiline ilişkin kısmın çıkartılarak yerine ''yargılama gideri olarak hesaplanan 18,00 TL'den sanık... ...'ın payına düşen 6,00 TL'nin CMK'nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda hazineye yükletilmesine'' cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,3-Sanık ... .... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;Başka suçtan Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlü olarak bulunan ve duruşmalardan vareste tutulmayan sanığın 23.12.2009 tarihli duruşmada hazır bulundurulmayıp yokluğunda hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ....'nın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 28.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.