Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 977 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11103 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ............ Asliye Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirkete sigortalı olan dairenin, 28/12/2011 tarihinde davalıya ait 2 nolu dairenin kombi tesisatındaki su borusunun patlaması sonucu hasar gördüğünü, ekspertiz çalışmasına göre hasarın 3.296,45 TL olarak tespit edildiğini ve müvekkili şirket tarafından sigortalısına ödendiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine icra takibine geçildiğini, borçlunun borca itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı yasal süre içerisinde davaya cevap vermemiş, ancak davalı vekili dilekçelerinde, binada yerleşim başladıktan sonra hemen hemen tüm dairelerde su basması yaşandığını, sorumluluğun binanın müteahhitine ait olup bu şahsa davanın ihbarını talep ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, takip tarihi itibarı ile 3.296,45 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, konut sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak itirazın iptali şeklinde açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda davacı dava dilekçesinde konut sigorta sözleşmesi gereğince sigorta şemsiyesi altına aldığı konuta üst kattaki bağımsız bölümden su sızması nedeniyle meydana gelen zararı sigortalısına ödediğini ileri sürerek kat malikinden alacak isteminde bulunmuştur. Bu tür davalarda görevli mahkemenin sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki ilişkiye göre belirlenmesi gerekir. (24.03.1944 tarih, 1944-9 sayılı İBK) Kat Mülkiyeti Kanununun 19/3 maddesi uyarınca bağımsız bölüm maliklerinin kusurları ile diğer bağımsız bölümlere verdikleri zarardan dolayı diğer maliklere karşı sorumlu oldukları düzenlenmiştir. Yine aynı yasanın Ek-1 maddesi uyarınca Kat Mülkiyeti Kanunu'nun uygulanmasından kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği kararlaştırılmıştır. Açıklanan nedenlerle bu davaya bakmaya Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğu halde mahkemece dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 26.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.