Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9665 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10070 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu şirketin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı 2 adet taşınmazını önce davalı ...’e onunda davalı ...’a sattığını belirterek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiş daha sonra yargılama sırasında taşınmaz bu kez dava dışı şahsa satıldığından, İİK'nun 283/2 madde gereğince nakten tazminatla sorumluluğuna, dava bedele dönüştüğünden alacak miktarı üzerinden, davalılar üzerine kayıtlı mal varlıkları tesbit edilerek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 30.03.2016 tarihli kararı ile davacının ilk ihtiyati haciz talebinin 26.02.2016 tarihinde red edildiğini bu kararın temyiz edilebileceğini, sonradan diğer mal varlıkları üzerine haciz istemiş ise de davalıların diğer mal varlıkları davalı olmadığından bahisle red edilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Aynı Yasanın 281/1.maddesi iptal davalarının basit yargılama usulü ile görülüp hükme bağlanacağını ve bu davalara ilişkin itilafların hal ve şartlar gözönünde tutularak serbestçe takdir ve halledileceğini, 2 fıkra ise, hakimin iptale tabi tasarrufun konusunu olan mallar hakkındaalacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebileceğini, teminatın lüzum ve miktarının mahkemece takdir ve tayin olunacağını, ancak davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini hüküm altına almıştır.Somut olayda, davacı vekili dava konusu taşınmazların dördüncü kişi ... tarafından dava dışı şahsa satıldığından İİK 283/2 madde gereğince nakten tazminata dönüştürmüş ve alacak miktarı ile sınırlı olarak davalıların malları üzerine ihtiyaten haczini talep etmiş davacının ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. Oysa, İİK 281/2 madde davanın bedele dönüşmesi halinde teminat karşılığı davalı 3.kişinin malvarlığıyla ilgili ihtiyati haciz kararı verilebileceğini hüküm altına aldığından ve davanın kabulü halinde davalılar ... ve İbrahim taşınmazların bedelleri ile sorumlu olacağından davacının talebinin anılan madde uyarınca uygun görülecek teminat karşılığı kabulü ve davalılar İbrahim ve ...‘ın üzerlerine kayıtlı malvarlığı ile taleple bağlı kalınarak 40,719,00 TL ile sınırlı olarak ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01/11/2016 gününde Üye ...'ın karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.